Popüler sosyal medya ağı Facebook’taki zararlı içerikler, çığ gibi büyüyor. Şirket bu içeriklerle mücadele…
Facebook, Instagram, Messenger, WhatsApp...
Bunlar için, sosyal medya ve mesajlaşma uygulaması kullananların vazgeçilmez platformları olduğunu söylemek mümkün.
Facebook şirketine ait hizmetler, her ay 3 milyar aktif kullanıcıya ulaşıyor. Üstelik, Messenger ve Instagram için sırasıyla 2017 (3. çeyrek) ve 2018’den (2. çeyrek) sonra güncel veriler de herkese açık olarak paylaşılmış değil.
Koronavirüs salgını döneminde zorunlu olmadıkça evden çıkmayanların sosyal medya kullanımının arttığını da söyleyebiliriz.
Aslında dijital reklam gelirlerinde de önceki yıla göre yüzde 17 artış söz konusu. Zira pandeminin etkileri, ilk çeyreğin sonuna doğru daha çok belirginleşti. Sonra da gelirlerde azalma başladı. Bu, Facebook için de geçerliydi.
Başından geçen tüm güvenlik krizlerine rağmen bu kadar çok insana ulaşan şirket, içinde bulunduğumuz yılın ilk 3 ayında da harekete geçti. Şirketin platformdan kaldırdığı tartışmalı yayınların sayısını gösteren 2 yıllık Topluluk Standartları Uygulama Raporu yayımlandı. Raporda, kaldırılan ya da işaretlenen tartışmalı içeriklerin sayısı paylaşıldı. Özellikle COVID-19 salgını sırasında sosyal medyada sahte haberlerin, komplo teorileri ve kışkırtıcı paylaşımların kol gezdiği düşünülünce rakamlar daha önemli hale geliyor. Salgının mart ayında yoğunlaşması nedeniyle, özellikle ocak ve şubat ayı rakamlarının daha sağlıklı olduğuna dair şirket notunu da buraya ekleyelim.
Facebook’un sitesini “korumaya çalıştığı” içeriklerin kategorileri şöyle sıralanabilir: Şiddet, cinsel, tehlikeli örgütler (terörizm ve organize nefret), nefret söylemi, zorbalık ve taciz, çocuk istismarı, intihar ve kendine zarar verme, yasal düzenlemelere tabi mallar (uyuşturucu ve ateşli silahlar) ve son olarak ama en önemlisi de spam yani istenmeyen içerik.
2020’nin ilk çeyreğinde spam olarak kategorize edilen 2 milyara yakın yayın Facebook’tan kaldırıldı ve bu işlemle ilgili tüm içeriğin yaklaşık yüzde 95'ini oluşturdu. Sahte hesaplar hariç. Şirketi, 2020’nin ilk çeyreğinde harekete geçiren sahte hesap sayısı 1,7 milyar.
Şiddet içeren ve hassas yani rahatsız edici içerik barındıran 25,5 milyon yayın da kaldırıldı veya bir uyarı ile kapatıldı. Bunların yüzde 99'u bildirilmeden önce Facebook teknolojisi tarafından bulunup işaretlendi. Benzer şekilde, yetişkinlerle ilgili cinsel içerikli indirilen veya işaretlenen tüm gönderilerin yüzde 99'u da bildirilmeden önce otomatik olarak tespit edildi. Bu tür 39,5 milyon kişiye uyarı etiketi verildi veya toplamda silindi.
Nefret söylemi içeren gönderilerde rekor
İyileşme olsa da Facebook teknolojisinin, nefret söylemi içeren yayınları belirleme konusunda daha az başarılı olduğu biliniyordu. Buna rağmen, 2019’un son çeyreğinde kaldırılan 5,7 milyon içeriğe kıyasla, ocak ve mart arasında 9,6 milyonla rekor sayıda nefret söylemi içeriği silindi.
Kullanıcılar, platformun “Topluluk Standartları”nı ihlal ettiğini bildirmeden önce, nefret söylemi kapsayan içeriklerden yüzde 80’den fazlasını Facebook işaretledi.
Görüntüleri ve metni otomatik tanımlamak için teknoloji geliştiren ve böylece nefret söylemi içeriklerinin kaldırılmasında artış yakalayan şirketin açıklamasında, "Artık tam içeriğini anlamak için resimlere ve videolara yerleştirilmiş metni tespit edebiliyoruz ve daha önce kaldırdığımız fotoğraf, video, metin ve hatta sesle özdeş veya neredeyse aynı içeriği bulmak için medya eşleştirme teknolojisi geliştirdik” denildi. Rapor da ilk çeyrekte tüm nefret söylemi içeriğinin yüzde 80’den fazlasının kullanıcılar bildirmeden önce kaldırıldığını gösteriyor.
Bu yılın ilk çeyreğinde organize nefret gruplarından kaynaklanan 4,7 milyon gönderi de kaldırıldı. Bu sayı, 2019’un 4. çeyreğine kıyasla 3 milyondan fazla arttı.
En sık silinen içerik olan spam söz konusu olduğunda, sahte hesapları devre dışı bırakmak çok önemli. İlk çeyrekte, 1,7 milyar sahte hesap devre dışı bırakıldı ve çoğu, kayıttan sonra sadece birkaç dakika içinde kaldırıldı.
Mücadele edilen diğer kategorilerdeki içerik sayısını da verelim:
Çocuk istismarı 8,6 milyon, uyuşturucu 7,9 milyon, terörizm 6,3 milyon, zorbalık ve taciz 2,3 milyon, intihar ve kendine zarar verme 1,7 milyon, ateşli silahlar 1,4 milyon.
Facebook'un zararlı içeriği platformundan uzak tutmak için hamlelerini hızlandırdığını görmek memnuniyet verici olsa da sorunlarını göz ardı etmek mümkün değil.
Bu haftanın başlarında şirket, işe alındıktan sonra hassas ve rahatsız edici içeriğe maruz kalarak travma sonrası stres bozukluğundan muzdarip içerik moderatörlerine 52 milyon dolar tazminat ödeyeceğini duyurdu.
Sri Lanka örneği: 2 yıl sonra gelen özür
Özellikle nefret söyleminin varabileceği boyutlarla ilgili Facebook’un oynadığı önemli rol için ise buraya bir parantez açmakta fayda var.
Güney Asya ülkesi Sri Lanka’daki şiddet olayları, 2018’in mart ayı başında bir kullanıcının Facebook’ta, Müslüman bir restoran sahibinin Sinhala Budistlerin yemeğine kısırlaştırıcı hap attığına dair sahte video paylaşımıyla başlamıştı.
Paylaşımda, “Bebekleri dahi ayırmadan bütün Müslümanları öldürün” şeklinde ifadeler kullanılarak sosyal medyada Müslümanlara karşı öfke tetiklenmiş, çıkan toplumsal şiddet olaylarında onlarca cami ile Müslümanlara ait iş yerleri ve evler kundaklanmış, en az 3 kişi hayatını kaybetmiş, 20 kişi yaralanmıştı.
Sri Lanka hükümeti olayların büyümesi üzerine belli bölgelerde olağanüstü hal ilan ederek sokağa çıkma yasağı başlatmış, olayları yatıştırmak için Facebook'a erişimi de engellemeye çalışmıştı.
Sri Lanka'da nüfusun yaklaşık yüzde 75'ini Budistler oluştururken, Müslümanların oranı yüzde 9 civarında.
21 milyondan fazla nüfuslu ülkede Facebook’u günlük 4,4 milyon kişinin kullandığı tahmin ediliyor.
Ve şirket tam 2 yıl sonra, Sri Lanka’da Müslümanlara yönelik toplumsal şiddet olaylarındaki rolü nedeniyle özür diledi.
Facebook’un Bloomberg’e yaptığı açıklamada, konu ile ilgili açılan soruşturmanın sonucu, platformda paylaşılan nefret içerikli söylemlerin Müslümanlara karşı şiddete yol açmış olabileceği kabul edildi.
"Platformumuzun kötüye kullanılmasından dolayı çok üzgünüz. Ortaya çıkan gerçek insan hakları sonuçlarının farkındayız ve özür dileriz."
Hindistan’da, Facebook’un mesajlaşma platformlarından WhatsApp üzerinden dolaşan söylentilerin büyüyerek şiddet olaylarına dönüştüğünü de hatırlayalım.
kaynak: https://www.trthaber.com
Yorumlar
Yorumları Göster Yorumları Gizle