Mustafa Kemal Atatürk - Vesika 221-230
Vesika 221
Müstaceldir |
Kadıköy, 23/24.1.36 |
- O. 20 K.
Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine.
C: 22.1.36. Dün arz ettiğim uzunca şifrede tafsilât-ı lâzime verdim. Benim için nezarette kalmak, kabinenin her türlü mehâzîr-i şahsiye ve siyasiye (mkcvmtasysd1) kabul etmesiyle olurdu. Kabinenin istifası ise Meclis-i Umumî içinde bir panik halinde tecelli edecekti. Şimdi Meclis-i Millî’nin bu hale karşı tarz-ı hareketine intizâr etmek zaruridir zannederim. Heyet-i Temsiliye ile temasımızı Seryaver Salih Bey idâme edecektir efendim. (Cemal).
Harbiye Seryaveri
Salih
Vesika 222
22.1.336
Erzurum, Sivas, Diyarbekir, Bandırma, Balıkesir, Konya’da Kolordu Kumandanlıklarına, Edirne Mevki-i Müstahkem Kumandanı’na, Refet Bey’e, Kenan Bey’e, Bursa’da Fırka 56 Kumandanı Bekir Sami Bey’e
İngilizler hükümete verdikleri bir notada Harbiye Nâzırı Cemal Paşa ile Cevat Paşa’nın vazifeden çekilmesini talep etmişlerdir, İstanbul’a verdiğimiz cevapta çekilmek için acele etmemelerini ve İngilizlerin notasını aynen bize yazmalarını bildirdik, İngilizlerin bu talebi ya Meclis-i Millî’ye tahakküm ederek memleketi eskisi gibi kendilerine mutî vesâit ile idâre etmek mümkün olup olmadığını keşif mahiyetindedir yahut memleket idâresini ellerine almak için milletin muhtemel olan mukavemetini kırmağı da göze aldırmanın yani kat’î bir hareketin mukaddemesidir. Her iki halde de İngilizlerin talebine mutavaat etmek onların işini teshîlden başka netice vermez. Harbiye Nâzırı’nın çekilmemesini ve İngilizlerin cebren kaldırmalarını dahi göze aldırmasını teklif etmek mütâlaasındayız. Daha karar-ı kat’î verecek kadar ma’lumât alınamadı. Hemen nokta-i nazarınızı bildirmenizi ricâ ederim.
Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal
Vesika 223
Şifre |
22.1.336 |
Onuncu Kafkas Fırkası Kumandanlığı’na
Hemen Rauf Bey’i bularak vaziyeti beraber ve emniyet dahilinde takip etmenizi ricâ ederiz, İngilizlerin talebini is’âf etmek kat’iyen gayr-i câizdir. Buraca o nokta-i nazardan tedâbîr-i seriaya tevessül edildi. İstanbul’daki telgraf muhhaberâtını taht-ı temîne almanız lâzımdır.
Mustafa Kemal
Vesika 224
Şifre |
Ankara. 23 Kânunusani 336 |
Onuncu Kafkas Fırkası Kumandanlığı’na
Rauf Bey’e verilecektir:
Sadrazam Paşa Hazretlerinden bugün iki telgraf aldık. Birincisinde ba’de’l-müzakere bildirilecektir. İkincisinde Vasıf Bey celp olunarak nota irâe olunmuştur. O da size izâhât verecek mealindedir. Hadiseden yalnız bir devletin teşebbüs-i hususisi gibi ansızın haberdâr olunca muvâsalatın inkıtaı ihtimaline karşı dün doğrudan doğruya Bâbıâli ile temasa gelmiştik. Bizim mürâcaatımızın bir müdahale şeklinde telâkki edilmesine karşı daha dün izâhât-ı kâfiye verdik. Fakat Meclis-i Meb’ûsan’ın çalışmasına bir mâni bulunmadığı anlaşılmakta olduğundan makam-ı sadarete tekrar cevap vermek suretiyle muhabereyi idâme etmiyerek nikat-ı nazarımızı yalnız meb’ûsan grubuna iblâğ ediyoruz. Harbiye Nâzırı’nın infisâli bir emr-i vâki olmakla beraber vakanın ehemmiyeti bakidir. Birinci nokta; üç devlet mümessilleri bir nota ile hükümetimizi istedikleri gibi terkib etmek yolunu tutmuş oluyorlar. Yarın meclisin itimat edeceği diğer bir hükümete de aynı suretle muamele etmelerine misâl hazırlanmıştır. İkinci nokta; Harbiye Nâzırı Kuvâ-yı Milliye’ye yardım hususunda birtakım taahhüdât deruhde etmiş idi. Bu taahhüdâtın elyevm ne şekle girmiş olduğu ma’lûm değildir. Bu ikinci noktanın müsâraaten halli lâzımdır. Bununla beraber birinci noktanın tamiri daha ziyade mühim bir meseledir. Bu hadise bu şeklinde diğer mağlûp devletlere vâki olmamıştır. Binâenaleyh hükümet hadiseyi diğer mağlûp devletlere yapıldığı şekle ircâ’ edinceye kadar uğraşmak vazifesinde idi ki bu vazifeyi ifa etmemiştir. Paris Konferansı’nı haberdâr ederek bütün dünyanın ma’lumâtı tahtında bir teşebbüs karşısında bulunmak lâzım idi. Devletlerin bir nota vererek ve bir mukavemete uğramayarak belki de gizlice bir teşebbüse girişmeleri ve hükümetin de milleti ve matbûatı haberdâr etmeyerek ve bütün bir kabine meselesi yapmayarak hareket etmesi istiklâl-i milleti muhil olduğu kanaatindeyiz. Emr-i vâki tebeddül etmese dahi hadiseyi kapatmayarak bir daha tekerrürüne mâni olacak derecede dağdağa yapmak elzemdir. Meclis-i Meb’ûsan’da kabineyi çağırıp istiklâl-i milleti muhafaza edemediğinden dolayı alenen ıskat kâfi olup olmadığını düşünmenizi ve bildirmenizi ricâ ederiz. Hadiseyi gerek buradaki arkadaşlar gerek hariçteki kolordu kumandanları asabiyet ve ehemmiyet ile telâkki etmekte olduklarını bildirmektedirler.
Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal
Vesika 225
Şifre |
23.1.1920 |
Onuncu Kafkas Fırkası Kumandanı Kemalettin Sami Bey’e
Rauf Bey’e:
Harbiye Nâzırı ve Erkân-ı Harbiye Reisi’nin çekilmesi üzerine cereyân eden muhhaberâtı görmüşsünüzdür.
Cemal Paşa verdiği ma’lumâtta yalnız İngilizlerin talebini zikretmiş iken Sadrazam hazretleri mükerrer ve üç devlet tarafından müşterek ültimatom verildiğini bildirmişlerdir. Bu halde dahi kabinenin talebe ser-fürû ederek arkadaşlarını feda etmesi haysiyet-i milliyeye tecavüz mahiyetinde bulunduğu âşikârdır. Gerçi İtilâfçıların meselâ Macaristan’da hükümet ıskatına, daha evvel Almanya’da aza-yı hükümet tebdiline müteallik teşebbüsleri olmuştur. Bizim aleyhimize olan teşebbüsün de bu vadiye dökülmesi icap eder idi. Yani hükümet mukavemet ederek sulh konferansını bütün cihana karşı harekât-ı milliyeden dolayı Türk hükümetinin ıskatına karar verdiğini ilâna mecbur etmeli idi. Mümessillerin veya devletlerinin münferiden veya müctemian fakat gizli olarak aleyhimizde yapmıyacakları yoktur. Bizim mesleğimiz ise bize yapacakları en ufak bir ilişmenin bütün dünyada en büyük dağdağaları davet edeceğine ânları ikna etmektir. Kabinenin bu vâzıh cihetleri asla düşünmeyerek eslâfı gibi istiklâl-i milliden sükûnetle fedakârlık etmesi salâbet-i şahsiye itibarıyla zaafını idrâk ve ihata itibarile asla şâyân-ı istinâd olmadığını bir daha vâzıhan isbât etmiştir. Bu kadar muğlâk mesâili seciyeten ve fikren bu mertebe zayıf zevât ile idâre etmeye çalışmak artık gayr-i mümkündür. Binâenaleyh kabinenin kâmilen ve Meclis-i Millî’de son hadise bir mesele yapılarak adem-i itimat ile ıskatı lâzımdır. Yeni hükümet-i milletin itimâd-ı âmmesine istinâd ederek İzzet Paşa deruhde edebilirler. Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin sulh esâsâtı müşarünleyhin efkârıyla tetabuk edebileceği İsmet Bey’le muhaveratımızdan müstebân olmaktadır. bi’t-tabi Müdafaa-i Hukuk Heyeti için Harbiye, Dahiliye ve Hariciye Nâzırları pek mühimdirler. Harbiyede Cemal Paşa’nın ibkası artık mevzu-i bahis olamaz. Diğer bir zatın her halde tamamen emniyet-bahş ve şimdiye kadar olduğundan daha açık ve metin olması lâzımdır. Daha rütbelilerden bir münasibi bulunamazsa İsmet Bey’in nezaretini de memnuniyetle telâkki ederiz. İzzet Paşa Hazretlerinin hükümeti yolunda ciddiyetle, kemâl-i kat’iyetle çalışılmasını ricâ ederiz. Bütün kolordu kumandanları vaziyeti heyecan ile takip ediyorlar ve Harbiye Nâzırı’nın çekilmesini istiklâl-i milleti muhil ve şiddetle mukabeleyi müstelzim bir mahiyette telâkki etmişlerdir. Cevâbınıza muntazırız.
Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal
Vesika 226
Şifre |
Ankara, 22 Kânunusani 336 |
Konya’da On İkinci Kolordu Kumandanlığı’na
Sivas’ta Üçüncü Kolordu Kumandanlığı’na
İngilizler Dersaadet’te tecavüzatı arttırarak nâzır veya meb’ûslardan bazılarını ve bilhassa Rauf Bey’i tevkif ederlerse bi’l-mukabele Anadolu’da bulunan İngiliz zâbitânı tevkif edilecektir. Buna nazaran icabında mıntakanızdaki İngiliz zabitanını tevkif edebilmek için şimdiden ittihâz-ı tedâbîr edilmesini ricâ eylerim.
Mustafa Kemal
Vesika 227
Aceledir |
Hariciye, 24.1.36 |
Ankara K. O. 20 K.
Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:
Mecliste grup: Karar vechile olacaktır. Resmen müzâkerâta ancak dört beş güne kadar başlanacaktır. O zaman mesele-i hâzıra sebebiyle kabine çekilecektir. O müddet zarfında vaziyetin emniyeti için kabinenin ibkası lâzımdır. Henüz vâkıf olduğumuz muhhaberâtınız muvâfık olmakla beraber buradan son vaziyet arz edilmedikçe kat’-ı rabıta ile harekâta ibtidâr edilmemesi lüzumu zât-ı devletlerince de takdir buyurulacağı kanaatindeyiz. Bugün sizden adem-i müdahaleye dair cevap alırsak, siyaset faide vereceğini söyleyen Sadrazam ile görüşeceğiz. Bir lisan-ı kat’î ile kendisine mes’ûliyetin derecesini ve tehlikeyi izah edeceğiz. Bu suretle sizin iş’ârınızı tasvip etmekle beraber birkaç gün için kendisini oyalamağa çalışacağız. Ancak meclis resmen küşâd edilmiş ve Heyet-i Temsiliye namına telgrafla umûrun kendilerine tevdî edilmiş olduğu meb’ûsana bildirilmiş olmasına nazaran âtiyen evâmirinizin âcizlerinize tebliğini ve tarafınızdan nikat-ı nazarınızın her makam nezdinde hakkıyla müdafaa edileceğine itimat buyurulmasını ricâ ve arz-ı ta’zîmat eyleriz. (Vasıf, Rauf, Bekir Sami).
Çanakkale Mevki-i Müstahkem Kumandanı
Şevket
Vesika 228
Şifre |
25.1.36 |
Rauf Bey’e
Harbiye Nâzırı meselesinde hükümete mürâcaat yine Harbiye Nâzırı tarafından nâkıs verilen ma’lumât üzerine meb ’usların dahi ne vaziyete girecekleri ma’lûm olmadan vukubulmuş idi. Meb’ûslar için emniyet bulunduğu anlaşılır anlaşılmaz Bâbıali’ye mürâcaattan sarf-ı nazar olunmuş ve keyfiyet size de bildirilmiştir. Bütün nokta-i nazarlarımızın tatbik ve icrasına sizin delâletiniz tabiidir.
Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal
Vesika 229
Beşiktaş, 24.1.36
Ankara’da K. O, 20 K.
Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:
Buradaki İtalya mümessil-i siyasisi çok namuslu ve doğru sözlü bir Türk muhipbidir. Bu zat gayet samimî ve müteessir bir suretle âtideki sözleri söyledi: “Hükümete müşterek bir nota verdik. Bu nota Asya-yı Sugrâ Müttefikîn Orduları Başkumandanı General Milne’in ültimatomu üzerindedir. Eğer Harbiye Nâzırı ile Cevat Paşa istifa etmemiş olsalardı İngilizler Harbiye Nezareti’ni işgal edeceklerdi. Fransızlar ile biz garip bir vaziyet karşısında kaldık. İngilizler sulh konferansı ile bir iş göremediklerini görünce İstanbul’da bir iş görmek ve bir emr-i vâki ihdâs etmek istiyorlar. Kuvâ-yı Milliye’nin gösterdiği sükûnet ve metânet İngilizleri çıldırtıyor. Siz hazırlık görebilirseniz belki büyük işler de görebilirsiniz. Fakat siz bu neticeye kadar ezilirsiniz. Bana itimat edin. Sabır ve metânetinizi muhafaza edin. On, on beş gün zarfında İtalya ve Fransa hükümetleri gayet sarîh bir vaziyet alacaklardır, İngilizlere şu sırada hiçbir fırsat vermemek, bu garezkâr millete karşı yapacağımız en büyük darbedir. Hakaret varsa, ondan siz değil tahkîr edenler utansın. Yaşamak azmini ruhlarında taşıyanlar hakaret altında taşarak intiharı değil zaman-ı münasibinde hasmına vereceği darbenin şiddetini teşdit için fırsat beklerler. Bunlar son bocalamalardır. Onlar sizin sabır ve metânetinizi yıkmak için belki daha delilik yapacaklardır. Eğer onlar daha fazla bir şey yapmazlar ise sizler de on, on beş gün daha intizâr ile bir ziyan etmezsiniz. Siz yine hazır olmaya çalışın. Fakat zinhar delilik yapmayın. Şu sırada İngilizlerin aksine gitmeyin.” Bu ifadâtın samimiyetine şüphe etmiyoruz. Zira; ellerinde kat’î bir talimat yok. Sür’at ve şiddetle talimat talep ettiler. Bekliyorlar. Selânik’ten beri yekdiğerine büyük bir samimiyetle merbût bulunan İtalya mümessil-i siyasisi ile Kaymakam Edip Bey arasındaki bu mülâkatın hulâsası ehemmiyetine binâen ber-vech-i bâlâ maruzdur.
Çanakkale Mevki-i Müstahkem Kumandanı
Şevket
Vesika 230
Beşiktaş, 28.1.36
- O. 20 Kumandanlığı’na
Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:
Bugüne kadar meb’ûslarla icrâ eylediğimiz temaslardan çıkan netice zât-ı devletlerinin her ihtimale karşı hariçte Kuvâ-yı Milliye’nin re’s-i kârında kalmaları noktasında temerküz ediyor. Meclis-i Meb’ûsân riyâseti hususunda vâki olan propagandalarımızdan da anladığımıza göre İstanbul’a gelmek câiz görülmediğinden reis olursanız gayr-i tabii bir vaziyet hâsıl olacağı Meclis-i Millî’nin hakikatte hariçte imiş gibi bir tesir yapacağı Heyet-i Temsiliye’nin müessir-i hakikî bulunduğu fikrinin tahassülü mehâzîrini ileri sürüyorlar. Öyle anlıyoruz ki bize tarafdâr bulunanlar da sırf bu nokta-i nazardan düşünerek ita-yı reyden istinkâf edeceklerdir. Böyle meş’ûm bir neticenin vahdet-i millî üzerine yapacağı tesir müstağni-i arzdır. Bu sebeple biz pek azîm mahzur tevlîd edecek olan bu ciheti ileri sürmekten sarf-ı nazar ediyoruz. Bu bâbdaki irâdelerini istirham eyleriz, istihbârât-ı mevsûkaya nazaran Sadr-ı Esbak Tevfîk Paşa’ya İngilizler Meclis-i Millî’yi toplamamalı idiniz demişlermiş. Aralarında Kanun-ı Esasî mûcibince buna mecburiyet olduğunu bildirmiş. Fakat meclis İtilâf Devletleri aleyhine galeyân ederse ne yaparsınız demişler. O dahi fesih ve ta’dîl, hukuk-ı pâdişâhîdendir demiştir. (Rauf).
Çanakkale Mevki-i Müstahkem Kumandanı
Şevket
Yorumlar
Yorumları Göster Yorumları Gizle