Rusya Federasyonu
Rusya veya resmî adıyla Rusya Federasyonu , kuzey Avrasya'da bir ülkedir.Yönetim şekli federal yarı başkanlık tipi cumhuriyettir. Kuzeybatıdan güneydoğuya Rusya, Norveç, Finlandiya, Estonya, Letonya, Litvanya ve Polonya(ikisi birden Kaliningrad Oblastı ile), Beyaz Rusya, Ukrayna, Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan, Çin, Moğolistan ve Kuzey Kore ile komşudur. Deniz sınırı olarak Ohotsk Denizi ile Japonya ve Bering Boğazı ile bir ABD eyaleti olan Alaska ile de komşudur. 17,075,400 km²'lik yüzölçümü ile dünyanın en geniş ülkesidir ve dünya yaşam alanının sekizde birini kapsar. Rusya aynı zamanda 2014 yılı itibarı ile 144 milyon nüfusu ile dünyanın en kalabalık dokuzuncu ülkesidir. Kuzey Asya'nın tamamına ve Doğu Avrupa'nın büyük bir kısmına uzanan Rusya, dokuz zaman dilimine yayılır ve üzerinde çok çeşitli çevre ve yerşekilleri bulunur.
Rusya'nın tarihi 3. ve 8. yüzyıllar arasında Avrupa'da tanınan bir grup olarak ortaya çıkan Doğu Slavları ile başlamaktadır. 9. yüzyılda Varegler tarafından kurulan ve yönetilen Orta Çağ Kiev Rus Devleti ortaya çıktı. 988 yılında Bizans İmparatorluğu'ndan Ortodoks Hıristiyanlığı kabul edilerek, sonraki milenyum için Rus kültürü tanımlanan Bizans ve Slav kültürleri sentezi başladı. Daha sonra Kiev Knezliği bir dizi küçük devletler halinde parçalandı ve topraklarının çoğunluğu Moğollar tarafından istila edilip Altın Orda Devleti'nin kolları haline geldi.Altın Orda Devleti'nden bağımsızlığını ilan eden Rus prenslikleri yavaş yavaş yeniden birleşip Moskova Knezliği'ni kurmuş ve Kiev Knezliği'nin kültürel ve siyasi mirasının ardılı olmuştur. 18. yüzyıla gelindiğinde, büyük ölçüde fetih, ilhak ve keşif yoluyla Avrupa'da Polonya'dan Kuzey Amerika'da Alaska'ya kadar uzanan tarihin en büyük üçüncü imparatorluğu olan Rus İmparatorluğu haline geldi.
1917 Ekim Devrimi'nden sonra Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti, dünyanın ilk anayasal sosyalist devleti ve II. Dünya Savaşı'nda Müttefiklerin zaferinde belirleyici bir rol oynayan tanınmış bir Süper güç olan Sovyetler Birliği'nin en büyük ve önde gelen kurucusu oldu. Sovyetler döneminde dünyanın ilk yapay uydusu ve ilk insanlı uzay uçuşu dahil olmak üzere, 20. yüzyılın en önemli teknolojik başarıları gerçekleştirildi. Rusya Federasyonu, Sovyetler'in dağılmasının ardından 1991'de kurulmuştur ve SSCB'nin ardılı olarak tanınmaktadır.
Rusya ekonomisi, GSYİH'ya göre dünyanın en büyük dokuzuncu ve satın alma gücü paritesi göre altıncı ekonomisidir. Rusya dünyanın en büyük maden ve enerji kaynaklarından birine sahiptir ve dünyanın en büyük petrol ve doğal gaz üreticisidir. Rusya, tanınmış beş nükleer silahlı devletten biridir ve dünyanın en büyük kitle imha silah stoklarına sahiptir.Rusya, büyük güçlerden biri olup Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi, G8, G20, Avrupa Konseyi, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği, Şanghay İşbirliği Örgütü, Avrasya Ekonomi Topluluğu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ve Dünya Ticaret Örgütü üyesi ve Bağımsız Devletler Topluluğu'nun önde gelen üyesidir.
Köken bilimi
Rusya adı Doğu Slavları tarafından çoğunlukla yaşadığı bir Orta Çağ devleti olan Rus devletinden türetilmiştir. Ancak, bu ad daha sonra tarihte daha da belirginleşmiştir ve ülke genellikle sakinleri tarafından "Русская Земля" (Russkaya Zemlya, Rus Ülkesi) adı ile çağrıldı. Bu isimden türeyen diğer devletlerden ayırt edebilmek için, modern tarihte Kiev Rusya'sı denilir. Rus adı, Rus (Русь) devletinin kurucusu olan Vareglerin (muhtemelen İsveç Vikingleri) bir grubu olan Rus halkından gelmektedir.
Rus adının eski Latince hali olan Rutenya, çoğunlukla Katolik Avrupa'ya komşu olan Rus bölgesinin batı ve güney bölgelerine denilmişti. Ülkenin şimdiki adı olan Россия (Rossiya), Rus isminin Yunanca hali olan ve aynı zamanda Kiev Rusya'sının Bizans İmparatorluğu tarafından söylenimi olan Ρωσία (Rosia) kelimesinden gelmektedir.
Tarihçe
Erken tarih
Tarih öncesi zamanlarda Güney Rusya'nın geniş bozkırları göçebe kabilelerin vatanıydı. Bu bozkır uygarlıklarının kalıntıları İpatovo, Sintaşta, Arkaim ve Pazırık gibi yerlerde keşfedilmiş olup, göçebe şeklindeki yaşamın önemli bir özelliği olan atlı savaşların bilinen en eski izlerini taşımaktadır.
Klasik antik dönemde, Pontus-Hazar Bozkırı İskitya olarak biliniyordu. MÖ 8. yüzyılda, Antik Yunan tüccarlar Tanais ve Fanagoria'da kendi ticaret merkezi medeniyetini getirdi. MS 3. ve 4. yüzyıllarda Oium'da bir yarı-efsanevi bir Gotik krallık Güney Rusya'da Hunlar tarafından işgal edildi. MS 3. ve 6. yüzyılları arasında, Yunan kolonileri arasında başarılı bir Hellenistik yönetim olan Bosporan Krallığı, Hunlar ve Avrasya Avarları gibi savaşçı kabileler tarafından yönetilen göçebe saldırıları tarafından yıkılmıştır. Bir Türk halkı olan Hazarlar, 10. yüzyıla kadar Hazar ve Karadeniz arasındaki alt Volga havzasında bozkırlara hükmetti.
Modern Rusların ataları, anavatanlarının bazı akademisyenler tarafından Pinsk Bataklığı'ndaki ağaçlık alanlarda olduğu düşünülen Slavkabileleridir. Doğu Slavlar biri Kiev'den günümüz Suzdal ve Murom'a doğru, diğerleride Polotsk'tan Novgorod ve Rostov'a doğru hareket ederek yavaş yavaş iki dalga halinde Batı Rusya'ya yerleşti. 7. yüzyıldan itibaren, Doğu Slavlar Batı Rusya'da nüfusun çoğunluğunu oluşturmuş ve yavaş ancak barışçıl bir şekilde Merya, Muromyalı ve Meşçera gibi yerel Fin-Ugor halkları asimile olmuşlardır.
Kiev Knezliği
9. yüzyılda ilk Doğu Slav devletlerin kurulması, Baltık Denizi bölgesinden Varegler'in, tüccarlar, savaşçılar ve yerleşimcilerin gelmesi ile denk gelmiştir. Öncelikle bu gelenler doğu Baltık'tan, Karadeniz ve Hazar Denizi'ne doğru uzanan su yolları üzerinden gelen İskandinavya kökenli Vikingler idi.Nestor Kronği'ne göre, Rurik adında Rus halkından bir Varegli, 862 yılında Novgorod hükümdarı seçildi. 882 yılında önceden Hazarlar'a haraç veren halefi Oleg, güneyden girerek Kiev'i fethedip, Kiev Knezliği'ni kurdu. Oleg, Rurik'in oğlu İgor ve İgor'un oğlu I. Svyatoslav sonradan tüm yerel Doğu Slav kabilelerini Kiev hükümdarlığına bağlayıp, Hazar Kağanlığı'nı yıkmış ve Bizans ve Persler'e karşı çeşitli askeri seferler başlattı.
10. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar Kiev Knezliği Avrupa'nın en büyük ve en müreffeh ülkelerinden biri haline geldi. Büyük Vladimir (980-1015) ve oğlu Bilge Yaroslav (1019-1054) döneminde Kiev Altın Çağı'nı yaşamış olup, o dönemde Bizans'tan Ortodoks Hristiyanlık kabul edildi ve ilk Doğu Slav yazılı kanunu olan Russkaya Pravda oluşturuldu.
11. ve 12. yüzyıllarda, Kıpçaklar ve Peçenekler gibi göçebe Türk boyları tarafından sürekli yapılan akınlar Slav nüfusun büyük oranda özellikle Zalesye olarak bilinen daha kuzeyde güvenli yoğun ormanlık bölgelerine göçüne neden oldu.
Feodalizm ve ademi merkeziyetçilik çağında Kiev Knezliği'ne hüküm süren Rurik Hanedanı üyeleri arasındaki mücadele damgasını vurdu. Kiev'in hakimiyeti, kuzey doğusunda yer alan Vladimir-Suzdal, kuzey-batısındaki Novgorod Cumhuriyeti ve güney batısındaki Galiçya-Volınya Prensliği'nin lehine azaldı.
1237-40 arasında Moğol istilası, Kiev Knezliği'ne son darbeyi vurarak yıkılmasına ve nüfusunun yarısını kaybetmesine yol açtı.Daha sonra kurulan Türk-Moğol devleti olan Altın Orda Devleti, Rus prensliklerini hakimiyeti altına alarak iki yüzyıl boyunca Rusya'nın güneyine ve merkezine hükmetti.
Sonunda, Lehistan-Litvanya Birliği tarafından asimile edilen Galiçya-Volınya, Moğolların hakimiyetindeki Vladimir-Suzdal ve Novgorod Cumhuriyeti, Kiev çevre üzerinde iki bölge, modern Rus ulusu için temel oluşturmuştur.[14] Pskov ile birlikte Novgorod Moğol boyunduruğu'nda bir süre boyunca özerk bir dereceye kadar korunur ve büyük ölçüde ülkenin geri kalanını etkileyen zulümleri bağışlanmış oldu. Prens Aleksandr Nevski'nin önderliğinde, Novgorodlular 1240 yılında Neva Muharebesi'nde işgalci İsveçlileri püskürttü ve bunun yanı sıra 1242 yılında Peipus Gölü Savaşı'nda da Töton Şövalyeleri'nin Kuzey Rusya'yı kolonize etme girişimini de engelledi.
Moskova Knezliği
-
Ana madde: Moskova Knezliği
Kiev Knezliği'nin en güçlü halefi olan Moskova Knezliği, başlangıçta Vladimir-Suzdal'ın bir parçası iken hala Moğol-Tatar etkisi altında ve onların göz yummasıyla 14. yüzyılın başında Orta Rusya'da nüfuz elde etmeye etmeye ve yavaş yavaş Rus topraklarının birleşmesi ve Rusya'nın genişleme sürecinde ana öncü güç haline geldi.
Bu zor günlerdi çünkü sık sık Moğol-Tatar baskınları yaşanıyordu ve Küçük Buz Çağı'nın başında tarım mahvolmuştu. Ayrıca Avrupa'nın geri kalanında olduğu gibi 1350 ve 1490 yılları arasında her beş ya da altı yılda bir veba salgını yaşanıyordu. Bununla birlikte, daha düşük nüfus yoğunluğu ve ıslak buhar banyosu olan Rus banyası'nın yaygın kullanımı gibi daha iyi hijyen koşullarından, dolayı nüfus kaybı Batı Avrupa'daki kadar şiddetli değildi.
Moskova Prensi Dmitri Donskoy'un önderliğinde ve Rus Ortodoks Kilisesi'nin yardımıyla, Rus prensliklerinin birleşik ordusu 1380 yılında Kulikovo Muharebesi'nde Moğol ve Tatar ordularını yenilgiye uğrattı. Moskova Knezliği giderek yavaş yavaş Tver ve Novgorod gibi eski güçlü rakipler dahil olmak üzere çevredeki prenslikleri kendi hakimiyeti altına aldı.
III. İvan (Büyük İvan) sonunda Altın Orda'yı kontrolü altına aldı, Orta ve Kuzey Rusya'yı Moskova'nın hakimiyetinde birleştirmiş ve "Tüm Rusya'nın Hükümdarı" unvanını aldı.1453 yılında İstanbul'un Fethi'nden sonra, Moskova kendini Doğu Roma İmparatorluğu'nun halefi ilan etti. III. İvan, son Bizans imparatoru XI. Konstantinos'un yeğeni olan Sofia Palaiologos ile evlendi ve Bizans çift başlı kartalını Rusya'nın arması yapmıştır.
Rusya Çarlığı
Üçüncü Roma fikirlerinin gelişmesiyle, Büyük Dük IV. İvan ("Korkunç") resmen 1547 yılında Rusya'nın ilk Çarı olarak taç giydi. Çar, yeni bir yasal kanun 1550 Sudebniki çıkardı ve ilk Rus feodal temsil organını Zemski Sobor'u ve kırsal bölgelere yerel öz-yönetimler kurdu.
Korkunç İvan'ın uzun saltanatı sırasında, parçalanan eski Altın Orda Devleti'nin yerine kurulan üç Tatar hanlığı olan Kazan, İdil Nehri boyunca uzanan Astrahan ve Güney Batı Sibirya'daki Sibirya Hanlıklarını ilhak ederek zaten büyük olan ülke topraklarını iki katına çıkardı. Böylece 16. yüzyılın sonunda Rusya çokuluslu, çok dinli ve kıtalararası bir devlet haline geldi.
Ancak Çarlık, Baltık kıyıları ve deniz ticareti için erişimi sağlamak amacıyla Polonya, Litvanya ve İsveç koalisyonuna karşı yapılan uzun ve başarısız Livonya Savaşı'yla zayıfladı. Aynı zamanda Altın Orda Devleti'nin kalan tek varisi olan Kırım Hanlığı, Güney Rusya'ya baskınlar düzenledi.1571 yılında Volga Hanlıkları'nı geri alma çabaları içinde olan Kırım ve Osmanlı müttefikleri, Moskova'yı işgal etti ve Moskova'yı yağmalayıp çevresindeki kasabaları ateşe verdiler. Ancak sonraki yılda Osmanlı ve Kırım Orduları Molodi Savaşı'nda Ruslar tarafından yenilgiye uğratıldı ve Rusya içine Osmanlı-Kırım genişletme tehdidi sonsuza kadar ortadan kaldırıldı. Ancak Kırım Hanlığı'nın 17. yüzyıla kadar süren baskınları nedeniyle Güney Rusya genelinde Zaseçnaya çerta gibi yeni savunma hatları inşa edilerek sürekli yapılan akınların erişilebilirlik alanı daraltıldı.
1598 yılında İvan'ın oğullarının ölümü antik Rurik Hanedanı'nın sonunu, 1601-03 Rusya Kıtlığı'nın sonucunda çıkan iç savaşa ve 17. yüzyılın başında dış müdahaleler, köylü ayaklanmaları ve taht kavgalarıyla bilinen Karışıklık Dönemi'ne yol açtı. Lehistan-Litvanya Birliği Moskova dahil olmak üzere Rusya'nın bir bölümünü işgal etti. 1612 yılında Leh kuvvetleri iki ulusal kahraman olan tüccar Kuzma Minin ve Prens Dmitri Pojarskiliderliğindeki Rus gönüllü kolordusu karşısında çekilmek zorunda kaldılar. Romanov Hanedanı, Zemski Sobor kararı ile 1613 yılında tahta geçmiş ve ülke krizden kademeli olarak toparlanmaya başlamıştır.
Rusya, 17. yüzyılda boyunca Kazaklar çağında sınırlarını genişletmeye devam etti. Kazaklar, korsanlar ve Yeni Dünya öncülerine benzeyen askeri topluluklar halinde organize savaşçılardı. 1648 yılında, Leh egemenliğinin sosyal ve dini baskısı altında yaşayan Ukrayna köylüleri Hmelnitski Ayaklanması sırasında Lehistan-Litvanya Birliği'ne karşı isyan eden Zaporojye Kazakları'na katıldı. 1654 yılında Ukrayna lideri Bogdan Hmelnitski, Rus Çarı I. Aleksey'in himayesi altında Ukrayna'ya yerleşmek için teklifte bulundu. I. Aleksey'in bu teklifi kabul etmesi 1654-1667 Rus-Lehistan Savaşı'na neden oldu. Son olarak Ukrayna, Dinyeper Nehri boyunca batısında batı kıyısı Polonya egemenliği altında ve doğusunda doğu kıyısı ve Kiev Rus hakimiyeti altında olmak üzere ikiye bölündü. Daha sonra 1670-1671 yıllarında Don Kazakları, Stenka Razin'in liderliğinde Volga Bölgesi'nde büyük bir isyan çıkardıysa da Çarın askerleri isyancıları yenmiştir.
Doğuda ise çoğunlukla Kazaklar'ın önderliğinde kıymetli kürkler ve fildişi avcılığı için Sibirya'nın büyük topraklarını hızla keşif ve fethine başlandı. Rus kaşifler doğuyu öncelikle Sibirya Nehir Rotaları boyunca keşfettiler ve 17. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Doğu Sibirya'da, Çukçi Yarımadası'nda, Amur Nehri boyunca ve Pasifik kıyılarında Rus yerleşimleri bulunmaktaydı. 1648 yılında Asya ve Kuzey Amerika arasındaki Bering Boğazı ilk kez Fedot Popov ve Semyon Dejnyov tarafından geçildi.
Rusya İmparatorluğu
I. Petro döneminde Rusya, 1721 yılında bir imparatorluk ve bir dünya gücü haline geldi. 1682'den 1725'e kadar olan hükümdarlığı süresince, Petro Büyük Kuzey Savaşı'nda İsveç'i yenerek, daha önce Karışıklık Dönemi'nde kaybedilen Batı Karelya ve İngriya'nın,yanı sıra Estonya ve Livonya'yı da alarak, deniz ve deniz ticaretinde Rusya'nın batı kıyılarına erişimini sağladı. I. Petro, Baltık Denizi kıyısında daha sonra Rusya'nın batıya açılan penceresi olarak adlandırılacak olan yeni başkent Sankt-Peterburg'u kurdu. I. Petro'nun reformları, Rusya'ya Batı Avrupa'nın önemli kültürel etkilerini getirdi.
I. Petro'nun kızı olan Elizaveta'nın 1741-62 yılları arasındaki hükümdarlığı döneminde Rusya 1756-63 Yedi Yıl Savaşı'na katılmıştır. Bu savaş sırasında Rusya bir süreliğine Doğu Prusya'yı ve hatta Berlin'i de ilhak etti. Ancak, Elizaveta'nın ölümünden sonra bütün bu fetihler Prusya yanlısı III. Petro tarafından Prusya Krallığı'na geri iade edildi.
1762-1796 yıllarında hüküm süren II. Katerina, Rus Aydınlanma Çağı'nın önderliğini yaptı. II. Katerina, Lehistan-Litvanya Birliği üzerinde Rus siyasi kontrolünü genişletmiş ve Lehistan'ın bölünmesi esnasında topraklarının büyük bir kısmını ilhak etmiş, böylece Rusya'nın sınırları Orta Avrupa'ya kadar uzanmıştı. Güneyde ise Osmanlı İmparatorluğu'na karşı başarılı bir savaş sonrasında, Kırım Hanlığı'nı da yenerek sınırlarını Karadeniz'e kadar uzatmıştır. Osmanlılara karşı aldığı zaferlerin bir sonucu olarak 19. yüzyılın başlarında Transkafkasya'da önemli topraklar kazandı.Bu durum I. Aleksandr'ın 1809 yılında zayıflamış İsveç Krallığı'ndan Finlandiya'yı ve 1812'de Osmanlılardan Besarabya'yı da alarak devam etti. Aynı zamanda Ruslar Alaska'yı da fethetmiş ve Kaliforniya'da Fort Ross gibi yerleşim yerleri kurmuşlardır.
1803-1806 yıllarında ilk Rus devrialemi gerçekleştirilmiş olup, daha sonra bunu diğer önemli Rus deniz keşif seferleri izledi. 1820 yılında Fabian Gottlieb von BellingshausenAntarktika kıtasının keşfetti.
Rusya, çeşitli Avrupa ülkeleri ile ittifak kurarak Napolyon Fransası'na karşı savaştı. 1812 yılında Napolyon, Rusya Seferi sırasında gücünün doruğunda iken soğuk General Kışı birlikte inatçı bir direniş sonucu ağır bir hezimete uğradı ve pan-Avrupa Grande Armée'nin %95'ten fazlası öldü.[60] Mihail Kutuzov ile Barclay de Tolly liderliğindeki Rus ordusu Napolyon'u ülkeden çıkarıp Altıncı Koalisyon Savaşı'yla Avrupa'ya sürdü ve sonunda Paris'e girdi. I. Aleksandr, Napolyon sonrası Avrupa haritasının tanımlandığı Viyana Kongresi'nde Rus heyetine başkanlık etti.
Napolyon Savaşı subayları Rusya'ya liberalizm fikrini getirdi ve 1825 Aralıkçılar İsyanı sırasında Çarın yetkilerini azaltılması için çalıştı. I. Nikolay'ın (1825–55) muhafazakar saltanatı sonunda Rusya zirve döneminde Avrupa'daki gücü ve etkisi Kırım Savaşı yenilgisi ile kesintiye uğramıştır. 1847 ve 1851 yılları arasında Rusya'yı kasıp kavuran Asya kolera dalgası yaklaşık bir milyon kişinin ölümüne neden oldu.
Nikolay'ın halefi olan II. Aleksandr (1855-81) döneminde 1861 köylü reformu da dahil olmak üzere ülkede önemli değişiklikler yaşandı. Bu Büyük Reformlar ülke sanayisini geliştirdi ve Rus ordusunu modernize ederek 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'yla Bulgaristan'ı Osmanlı egemenliğinden çıkardı.
19. yüzyılın sonlarında Rusya'da çeşitli sosyalist hareketlerin yükselişi görüldü. II. Aleksandr, 1881 yılında devrimciler tarafından öldürüldü ve oğlu III. Aleksandr'ın (1881-94) saltanatı daha az liberal ancak daha barışçıl geçmiştir. Son Rus İmparatoru II. Nikolay (1894-1917) döneminde Japonya yenilgisi ve Kanlı Pazar olayları sonucu çıkan 1905 Devrimi önlenemedi. Ayaklanma bastırıldı ancak hükümet ifade ve toplanma özgürlükleri verilmesi, siyasi partilerin yasallaştırılması ve seçilmiş bir yasama organı olan Devlet Duması'nın oluşturulması dahil olmak üzere önemli reformları kabul etmek zorunda kaldı. Sibirya'ya göç 20. yüzyılın başlarında özellikle Stolipin'in tarım reformu sırasında hızla artmıştır. 1906 ve 1914 yılları arasında dört milyondan fazla yerleşimci bu bölgeye geldi.
1914 yılında Rusya, Avusturya-Macaristan'ın kendi müttefiki olan Sırbistan'a savaş ilanına tepki olarak I. Dünya Savaşı'na girdi ve birden fazla cephede Üçlü İtilaf müttefiklerinden izole olarak savaştı. 1916 yılında Rus Ordusu Brusilov Saldırısı ile Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ordusunu neredeyse tamamen imha etti. Ancak, yüksek kayıplar, yolsuzluk ve ihanet söylentileri, rejimin zaten mevcut kamu güvensizliği savaşın yükselen maliyetleri ile derinleşti. Bütün bunlar 1917 Rus Devrimi için zemin oluşturmuştur.
Şubat Devrimi ile II. Nikolay tahttan indirildi ve ailesi ile birlikte daha sonra Rus İç Savaşı'nda infaz edildi. Monarşinin yerini kendisini Geçici Hükûmet ilan eden siyasi partilerden oluşan titrek bir koalisyon aldı. Bununla birlikte işçi ve köylülerin sovyet olarak adlandırılan demokratik olarak seçilmiş konseyler aracılığıyla Sankt-Peterburg Sovyeti olarak adlandırılan alternatif bir sosyalist temsil organı kuruldu. Yeni yönetim ülkedeki sorunları çözmek yerine ülkedeki krizi ağırlaştırmıştır. Sonunda Bolşevik lider Vladimir Lenin'in önderliğinde Ekim Devrimi'nde, Geçici Hükûmet devrildi ve dünyanın ilk sosyalist devleti kuruldu.
Sovyetler Birliği
1917 Ekim Devrimi ile iktidara gelen Bolşevikler Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ni kurdu. Bolşevikler iktidara geldikleri gibi ilk iş olarak Rusya'nın I.Dünya Savaşı'ndan çekildiğini ilan ettiler. Ardından ülkede bir dizi reform hareketlerine başladılar.
1918 yılında ülkede anti komünist Beyaz Ordu'nun saldırılarıyla iç savaş başladı. Sovyet rejimine bağlı Kızıl Ordu ile Çar destekçisi Beyaz Ordu arasında yaşanan iç savaş ülkede büyük bir yıkıma yol açtı. Bolşevikler I. Dünya Savaşı sırasında İttifak Devletleri ile olan düşmanlıklarını sona erdiren Brest-Litovsk Antlaşması'nı imzalayarak Ukrayna, Polonya, Baltık devletleri ve Finlandiya'nın bağımsızlığını kabul ettiler.
Rusya'nın Brest-Litovsk Antlaşması'nı imzalamasının hemen ardından İtilaf Devletleri, anti komünist güçlere destek amacıyla başarısız bir askeri müdahalede bulundular. Birleşik Krallık, Fransa ve ABD Beyaz Ordu'ya maddi yardımda bulunurken asker sevkiyatı da yapmış ve Beyaz Terör'ün katliamlarında işbirlikçi olmuşlardır. Bolşevikler ve Beyaz hareket, birbirlerine karşı Kızıl Terör ve Beyaz Terör olarak bilinen sürgün ve infaz kampanyalarını yürütmüşlerdir. İç savaşın sonucunda Rus ekonomisi ve altyapısı ağır hasar görmüş ve milyonlarca Beyaz göçmen ülkeden kaçmıştır.
Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin 30 Aralık 1922'de Transkafkasya SSC., Ukrayna SSC., Belarus Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ve Orta Asya cumhuriyetleri ile birlikte imzaladığı Sovyetler Birliği Kuruluş Antlaşması'yla Sovyetler Birliği (kısaca Sovyetler Birliği veya SSCB) resmen kuruldu.
1924'te Lenin'in ölümünden sonra, Sovyetler Birliği'ni troyka yönetmeye başladı. Ancak 1922'de Komünist Parti Genel Sekreterliği'ne seçilen Yosif Stalin, Merkez Komite'de önemli bazı kişilerin desteğini alarak muhaliflerini bertaraf etti. Dünya devriminin ana savunucusu olan Lev Troçki, 1929'da Sovyetler Birliği'nden sürgün edildi ve Stalin'in fikri olan Tek ülkede sosyalizm devlet politikası olarak benimsendi. Bolşevik parti içinde sürekli iç mücadele Büyük Temizlik adı verilen 1937-38 yıllarında aralarında kurucu parti üyeleri ve darbe ile suçlanan askeri liderler de dahil olmak üzere binlerce kişinin idam edildiği kitlesel baskılar ile sonuçlandı.
Stalin liderliğindeki hükûmet, planlı ekonomiyi başlatarak ülkenin kırsal kesimini önemli ölçüde sanayileştirdi ve tarımı kolektifleştirdi. Bu dönemde yaşanan hızlı ekonomik ve sosyal değişimler sırasında Çarlık döneminde geniş topraklara hakim olan toprak aristokratları kolektifleştirmeye karşı gelmelerinden dolayı çalışma kamplarına gönderildi.
Ülkede özellikle Ukrayna'da toprakların kolektifleştirilmesine karşı çıkan toprak aristokratlarının sabotaj ve isyan faaliyetleri tarımsal üretimin düşmesine sebep oldu.Ancak ağır bir bedel ödendiyse de, Sovyetler Birliği kısa bir sürede büyük ölçüde tarımsal ekonomiden önemli bir sanayi gücüne dönüştü.
Adolf Hitler'in Avusturya ve son olarak Çekoslovakya'nın ilhakına karşı Birleşik Krallık ve Fransa'nın yatıştırma politikası Nazi Almanyası'nı cesaretlendirdi ve Sovyetler Birliği'ne tehdit haline geldi. Aynı zaman zarfında Nazi Almanyası, Uzak Doğu'da SSCB ile rakip olan ve 1938-1939 yılındaki Sovyet-Japon sınır çatışmaları ile açık bir düşmanı haline gelen olan Japon İmparatorluğu ile ittifak kurdu.
Ağustos 1939'da, Birleşik Krallık ve Fransa ile Nazi karşıtı bir ittifak kurma girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Sovyet hükümeti, iki ülke arasındaki saldırmazlıkvaadi ve Doğu Avrupa'da kendi nüfuz alanlarının bölüştürülmesi için Molotov-Ribbentrop Paktı ile Almanya ile ilişkileri geliştirmeye karar verdi. Hitler Polonya, Fransa ve diğer ülkeleri işgal ederek II. Dünya Savaşı'nı başlatırken, SSCB'nin eski Rusya İmparatorluğu'nun bazı topraklarında hak iddia etmesi Polonya'nın işgali, Kış Savaşı ve Baltık devletlerinin işgali ile sonuçlandı.
22 Haziran 1941'de Nazi Almanyası, insanlık tarihinin en büyük ve güçlü işgal kuvveti ile II. Dünya Savaşı'nın en büyük cephesini kurup Sovyetler Birliği'ne savaş açarak saldırmazlık paktını çiğnedi. Başta Alman ordusu her yerde başarılı olmasına rağmen, saldırıları Moskova Muharebesi'nde durduruldu. Daha sonra, Almanlar ilk olarak 1942-1943 kışında Stalingrad Muharebesi'nde ve daha sonra 1943 yazında Kursk Muharebesi'nde büyük yenilgiler aldı. Almanlar diğer bir yenilgiyi şehrin tamamen Alman ve Fin kuvvetleri tarafından 1941-1944 yılları arasında ablukası altında açlık ve bir milyondan fazla kişinin ölmesine rağmen teslim olmaması sonucunda Leningrad Kuşatması'nda aldı. Stalin'in yönetimi ve Georgi Jukov ve Konstantin Rokossovski gibi komutanların önderliğinde Sovyet güçleri Doğu Avrupa'yı 1944-45'te geri aldı ve Mayıs 1945'te Berlin'i ele geçirdi. Ağustos 1945'te Kızılordu, Japon güçlerini Çin'e bağlı Manchukuo ve Kuzey Kore'den atarak, Japonya'daki müttefik zaferine katkıda bulunmuştur.
II. Dünya Savaşı'nın 1941-1945 dönemi Rusya'da Büyük Vatanseverlik Savaşı olarak bilinmektedir ve bu savaş sırasında Sovyet askeri ve sivil ölümleri sırasıyla 10.6 milyon ve 15.9 milyon olup,bu rakamlar tüm II. Dünya Savaşı kayıplarının yaklaşık üçte biriydi. Sovyet ekonomisi ve altyapısı büyük bir yıkıma uğrasa da, Sovyetler Birliği kıtada önemli bir askeri süper güç haline geldi.
Kızılordu, savaş sonrasında Doğu Almanya dahil olmak üzere Doğu Avrupa'yı işgal etti. Daha sonra bu devletlerde sosyalist hükümetler kuruldu ve Doğu Bloku'nun uydu devletleri haline geldi. Sovyetler Birliği dünyanın ikinci nükleer silahlı güç haline gelerek ve Doğu Bloku ülkeleri ile Varşova Paktı'nı kurarak ABD ve NATO'ya karşı Soğuk Savaş olarak da bilinen küresel hakimiyet mücadelesi içine girdi. Sovyetler Birliği yeni kurulan Çin ve Kuzey Kore ve daha sonra Küba dahil olmak üzere dünya çapındaki devrimci hareketleri desteklemiştir. Ayrıca Sovyet kaynakları önemli miktarlarda diğer sosyalist devletlere yardım olarak tahsis edilmiştir.
Stalin'in ölümü ve kolektif liderlikten kısa bir süre sonra, yeni lider Nikita Kruşçev Stalin'in kişisel kültünü kınadı ve destalinizasyon politikasını başlattı. Cezai çalışma sisteminde değişikliğe gidildi ve birçok siyasi mahkum serbest bırakıldı ve itibarı iade edildi. Bu baskıcı politikaların azaltılması daha sonradan Kruşçev Çözülümü olarak tanındı. Aynı zamanda Küba'ya Sovyet füzeleri ve Türkiye'ye Amerikan Jupiter füzeleri konuşlandırılması ABD ile gerginlikleri artırmıştır.
1957'de Sovyetler Birliği dünyanın ilk yapay uydusu olan Sputnik 1'i fırlatarak Uzay Çağı'nı başlattı. Rus kozmonot Yuri Gagarin, Vostok 1 ile 12 Nisan 1961 tarihinde uzaya çıkan ilk insan oldu.
Kruşçev döneminde dünya genelinde sosyalizmin yayılması ile Sovyetler Birliği'nin müttefik sayısı arttı. 1959'da Küba, 1960'larda Vietnam sosyalist devletleri kuruldu. Ancak bu durum batılı devletler ile Sovyetler Birliği arasında çatışma riskinin yaşanmasına sebep oldu.
1964 yılında Hruşçov'un istifa etmesini takiben, Leonid Brejnev'in Komünist Parti Genel Sekreteri, Kosigin'in hükümet başkanı olduğu yeni bir kolektif liderlik dönemi başladı. 1965 Kosigin reformu ile Sovyet ekonomisinin kısmen yerelleştirilmesi ve ağır sanayi ve silahtan hafif sanayive tüketim mallarına kaydırılması hedeflendi. Ancak reformlar kısmen ve bazı maddeleri reddedilerek uygulandı.
1979 yılında Afganistan'da gerçekleşen komünist devrim sonrasında ABD destekli Taliban askerlerinin hükümeti devirme çabası üzerine Sovyet kuvvetleri yeni rejimin isteği ile bu ülkeye girdi. Bu askeri müdahale ekonomik kaynakların israfına ve anlamlı olmayan politik sonuçlara neden oldu. Uluslararası muhalefet, ABD tarafından desteklenen dirençli Sovyet karşıtı gerilla savaşı ve Sovyet vatandaşlarının destek eksikliği sonucunda Sovyetler Birliği 1989 yılında Afganistan'dan çekildi.
1985 yılından itibaren ekonomik sistemde liberal reformları hayata geçirmek isteyen Komünist Parti Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov, iktisadi alanda serbestlik getirmek ve hükümeti demokratikleştirmek için glasnost (açıklık) ve perestroyka (yeniden yapılanma) politikalarını başlattı. Ancak bu politikalar ekonominin iflasına sebep oldu. Bu durum ülkede protestoların ve milliyetçi, ayrılıkçı hareketlerin yükselişine yol açtı. 1991 yılına kadar dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Sovyet ekonomisi, son yıllarında marketlerde mal sıkıntısı, büyük bütçe açıkları ve para arzının neden olduğu enflasyonun hızlı yükselmesi gibi sorunlarla karşı karşıya gelmiştir.
1991 itibarıyla, ekonomik ve siyasi çalkantılar sonucunda Baltık cumhuriyetleri birlikten ayrılmaya başladı. 17 Mart 1991'de düzenlenen yenilenmiş birlik referandumunda (Sovyetler Birliği Referandumu 1991) halkın % 77'si Sovyetler Birliği'nin korunması lehine oy verdi. Bu referandum sonuçlarına göre 20 Ağustos'ta Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile diğer Sovyet cumhuriyetleri arasında yenilenmiş birlik antlaşması yapılacaktı. Ancak 19 Ağustos 1991'de KGB başkanı, bazı hükümet üyeleri ve generaller tarafından Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'u devirme amaçlı başarısız darbe girişimi antlaşmanın iptal edilmesine sebep oldu. Darbe antlaşmaya imza atmayı kabul eden 11 cumhuriyette tedirginlik yarattı ve ayrılığa gitmelerine sebep oldu.
8 Aralık 1991'de Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin ile Ukrayna ve Beyaz Rusya Devlet Başkanları Minsk'te bir araya gelerek Sovyetler Birliği'ni dağıttıklarını bildirdiler. 25 Aralık 1991'de Mihail Gorbaçov istifa ettiğini açıkladı ve Kremlin'de dalgalanan Kızıl Bayrak indirilerek yerine Rus bayrağı çekildi. Böylece Sovyetler Birliği 25 Aralık 1991'de resmen dağıldı.
Rusya Federasyonu
Haziran 1991 yılında, Boris Yeltsin aynı yılın Aralık ayında bağımsız Rusya Federasyonu haline gelecek olan Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Devlet Başkanlığı'na seçilerek Rus tarihinde doğrudan seçilen ilk lider oldu. Sovyetler Birliği sırasında ve dağıldıktan sonra ABD ve IMF tarafından tavsiye edilen özelleştirme ve piyasa ve ticaretin serbestleştirilmesi de dahil olmak üzere "şok terapi" çizgisinde radikal değişiklikler içeren geniş kapsamlı reformlar yapılmıştır. Ancak tüm bunlar büyük bir ekonomik kriz ile sonuçlanmış olup 1990-1995 arasında GSYİH ve sanayi üretiminde %50 düşüş meydana geldi.
Özelleştirmeler ile birlikte işletmelerin kontrolü büyük ölçüde devlet kurumlarından hükümet ile bağlantıları olan bireylere kaymıştır. Çoğu yeni zengin milyarlarca nakit parayı taşıdı ve ülke dışına büyük bir sermaye kaçışı gerçekleştirdi. Ekonomik sorunlar sosyal hizmetlerin çöküşüne neden oldu ve ülkede doğum oranı aniden düşerken ölüm oranı ise hızla yükselmiştir. Sovyetlerin son yıllarında %1.5 olan yoksulluk seviyesi 1993 ortalarında %39-49'a çıkmıştır. 1990'lı yıllar, yaygın yolsuzluklar, kanunsuzluklar ve suç çeteleri ile şiddet suçunun yükselişi olarak görülmüştür.
1990'larda Kuzey Kafkasya'da yerel etnik anlaşmazlıklar ve ayrılıkçı İslamcı ayaklanmalar şeklinde birçok silahlı çatışma yaşanmıştır. 1990'ların başında Çeçen ayrılıkçılar bağımsızlık ilan etmesi sonucunda isyancı gruplar ile Rus ordusu arasında çatışmaların olduğu kesintili gerilla savaşı yaşanmıştır. Özellikle Moskova tiyatro rehine krizi ve Beslan rehine krizi gibi sivillere yönelik terör saldırıları yüzlerce kişinin ölümüne neden oldu ve dünya çapında dikkat çekmiştir.
Rusya, Sovyetler Birliği'nin dağılışı sırasında nüfusunun yarısı kadar olmasına rağmen Sovyetler Birliği'nin dış borçlarını üstlenmiştir. Yüksek bütçe açıkları 1998 Rusya mali krizine ve GSYİH'in düşüşüne neden oldu.
31 Aralık 1999 tarihinde Devlet Başkanı Yeltsin beklenmedik bir şekilde istifa etti ve yerine daha sonra 2000 yılındaki başkanlık seçimlerinikazanan Başbakan Vladimir Putin'i atadı. Putin halen devam etmesine rağmen Çeçen ayrılıkçılarının isyanını büyük ölçüde bastırdı. Yüksek petrol fiyatları ve başlangıçta zayıf olan para birimi iç talebin yükselmesini, tüketim ve yatırımlar ile ekonominin dokuz yıl büyümesini, yaşam standartlarının ve Rusya'nın dünya sahnesindeki etkisini artırmasını sağladı.[7] Putin başkanlığı sırasında yapılan birçok reformlar genellikle Batı ülkeleri tarafından anti-demokratik oldukları gerekçesiyle eleştirilse de, Putin'in liderliğinde düzen, istikrar ve ilerlemeye dönüş Rusya'da kendisine yaygın hayranlık kazandırdı.
2 Mart 2008 tarihinde, Dimitri Medvedev Rusya Devlet Başkanı seçilirken, Putin Başbakan olmuştur. Putin, 2012 başkanlık seçimlerininardından başkanlığa geri döndü ve Medvedev de Başbakan olarak atandı.
Siyaset
Yönetim
Rusya Anayasası’na göre, ülke federal yarı başkanlık sistemli cumhuriyet olup Başkan, devletin başı iken; Başbakan, hükümetin başıdır. Rusya Federasyonu çok partili temsili demokrasi ile yönetilmekte olup, federal hükümet 3 temel erkten oluşur;
- Yasama: Çift meclisli olan Federal Meclis, 450 üyeden oluşan Devlet Duması ile 166 üyeli Federasyon Konseyi'nden oluşur. Ülke adına kararlar alma; yasa yapma ve onaylama, savaş ilan etme, antlaşmaları onaylama ve reddetme, Devlet Başkanını görevden alma yetkisi bulunmaktadır.
- Yürütme: Devlet Başkanı, yürütmenin başı ve silahlı kuvvetlerin başkomutanıdır. Meclisten çıkan kanunları veto etme hakkına ve bakanlar ve diğer memurları atama yetkisi vardır.
- Yargı: Anayasa Mahkemesi, Yüksek Mahkeme, Yüksek Tahkim Mahkemesi ve ilk derece federal mahkemelerden oluşur. Hakimler Federasyon Konseyi tarafından atanır ve yasaları yorumlama ve anayasaya aykırı gördükleri yasaları lağvetme hakkına sahiptirler.
Adaylar | Adayların Partileri | Oylar | % |
---|---|---|---|
Vladimir Putin | Birleşik Rusya | 52.530.712 | 71,25 |
Gennadi Züganov | Rusya Komünist Partisi | 13.243.550 | 17,96 |
Vladimir Jirinovski | Rus Liberal Demokrat Partisi | 6.988.510 | 9,48 |
Andrei Bogdanov | Rusya Demokratik Partisi | 968.344 | 1,31 |
Geçersiz Oylar | 1.015.533 | -- | |
Toplam | 73.731.116 | 100,0 |
Devlet Başkanı, 6 yıllığına seçilir. En yüksek oyu alan ve en fazla iki turlu olarak seçimler yapılır. Devlet Başkanı 35 yaşından genç olamaz ve en az 10 yıl boyunca Rusya'da ikametetmiş olmalıdır. Bütün bakanları atama yetkisi Başkan'dadır, fakat Başbakan'dan bakanlar hususunda tavsiye alır. Bakanlar en son Duma'da oylanarak görevlerine başlarlar.2 Mart 2008'de, Dmitry Medvedev yapılan Başkanlık seçimini kazanarak Devlet Başkanı seçildi. 2000 yılından 2008 yılına kadar başkan olan Vladimir Putin ise, devlet başkanının belli bir süre sınırlandırılması sebebiyle tekrar aday olamamıştır. Putin, Birleşik Rusya lideri olarak Hükümetin başına geçerek Başbakan olmuştur. 2012 yılında ise yeniden başkan seçilmiştir. Rusya'da en etkin siyasi partiler Birleşik Rusya, Komünist Parti, Liberal Demokratik Parti ve Adil Rusya'dır.
Seçimler
Rusya'da 4 Aralık 2011'de yapılan Federal Meclis Duma'daki 450 sandalyenin üyelerinin belirlendiği parlamento seçimlerinde Birleşik Rusya Partisi % 49.32 oy oranıyla birinci, Komünist Parti ise % 20.46 oy oranı ile ikinci olmuştur. % 7 seçim barajının uygulandığı ülkede 4 parti meclise girmeyi başarabilmiştir.
Seçim sonuçları
Parti | |||
---|---|---|---|
Oy | % | Sandalye | |
Birleşik Rusya | 32,379,135 | 49.32 | 238 |
Komünist Parti | 12,599,507 | 20.46 | 92 |
Adil Rusya | 8,695,522 | 13.24 | 64 |
Liberal Demokrat Parti | 7,664,570 | 11.67 | 56 |
Yabloko | 2,252,403 | 3.43 | 0 |
Rusya Yurtseverleri | 639,119 | 0.97 | 0 |
Sağcı Güçler | 392,806 | 0.60 | 0 |
Geçersiz/boş oy | 1,033,464 | 1.57 | – |
Toplam | 64,623,062 | 100 | 450 |
Kayıtlı Seçmen | 109,237,780 | 60.10 | – |
Wikimedia Commons'ta Rusya ile ilgili medyaları bulabilirsiniz. |
- WCIOM
- FOM
Dış ilişkiler
Rusya Federasyonu, uluslararası hukukta eski Sovyetler Birliği'nin ardılı olarak kabul edilmektedir.Rusya, SSCB'nin uluslararası taahhütleri uygulamaya devam etmektedir ve BM Güvenlik Konseyi, diğer uluslararası örgütlere üyelik, uluslararası anlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülükler ve mülkiyet ve borçlarda SSCB'nin daimi üyeliğini üstlenmiştir. Rusya'nın çok yönlü bir dış politikası bulunmaktadır. 2009 itibarı ile 191 ülke ile diplomatik ilişkisi ve 144 elçiliği bulunmaktadır. Dış politika Devlet Başkanı tarafından tespit edilir ve Dışişleri Bakanlığı tarafından yürütülür.
Eski bir süper gücün halefi olarak, özellikle küresel siyasi sistemde tek kutuplu ve çok kutuplu görüşler ile ilgili olarak Rusya'nın jeopolitik statüsü genellikle tartışma konusu olmuştur. Rusya genellikle bir büyük güç olarak kabul edilirken son yıllarda bir dizi dünya liderleri,akademisyenler, yorumcular ve siyasetçiler tarafından potansiyel süper güç olarak değerlendirilmektedir.
Rusya BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesinden biridir. Rusya, Ortadoğu Dörtlüsü ve Kuzey Kore ile Altılı görüşmelere katılmaktadır. Rusya, G8 sanayileşmiş ülkeler, Avrupa Konseyi, AGİT ve APEC üyesidir. Rusya genellikle BDT, AEB, KGAÖ ve ŞİÖ gibi bölgesel örgütlere liderlik rolü oynamaktadır. 1996 yılında Rusya Avrupa Konseyi'nin 39. üyesi oldu. 1998 yılında, Rusya Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni onayladı. Rusya ile AB ilişkilerinin hukuki temeli 1997 yılında yürürlüğe giren Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması'dır. Bu anlaşma, demokrasi ve insan hakları, siyasi ve ekonomik özgürlük ve uluslararası barış ve güvenliğe bağlılık için tarafların ortak saygısını hatırlatmaktadır.2003 yılının Mayıs ayında, AB ve Rusya ortak değerler ve çıkarlar temelinde iş birliğini güçlendirmek için anlaştılar. Devlet Başkanı Vladimir Putin, AB-Rusya Ortak Alanı kurulması da dahil olmak üzere çeşitli boyutlarda yakın entegrasyonu ile stratejik ortaklığı savundu.Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana, Rusya ABD ve NATO ile dostça ilişkiler geliştirmiştir. NATO-Rusya Konseyi, 2002 yılında eşit ortaklar olarak birlikte çalışmak ve ortak iş birliği için fırsatları takip etmek amacıyla ABD, Rusya ve 27 NATO müttefikinin onayı ile kuruldu. Ancak Rusya'nın ABD ve AB ile ilişkileri son zamanlarda Güney Osetya Savaşı ve 2014 Kırım krizi gibi nedenlerden dolayı gerginleşmiştir.
Rusya diğer BRICS ülkeleri ile güçlü ve olumlu ilişkiler sürdürmektedir. Hindistan, Rus askeri teçhizatlarının en büyük müşterisidir ve iki ülke arasında kapsamlı savunma ve stratejik ilişkiler bulunmaktadır. Son yıllarda, özellikle Çin Halk Cumhuriyeti ile Dostluk Antlaşması'nın imzalanmasının yanı sıra Doğu Sibirya-Pasifik Okyanusu petrol boru hattı ve Sibirya'dan Çin'e doğalgaz boru hattı inşası ile ülkenin ikili ilişkileri güçlendirdi.
Ordu
Ülkenin silahlı kuvvetleri, Kara Kuvvetleri, Deniz Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleri olarak ayrılmıştır. Bununla birlikte Stratejik Füze Kuvvetleri, Uzay Savunma Kuvvetleri, Hava İndirme Birlikleri olmak üzere üç bağımsız kuvvet daha bulunmaktadır. 2006 itibarı ile orduda aktif personel sayısı 1.037 milyondur. 18-27 yaş arasındaki tüm erkek vatandaşların 12 aylık zorunlu askerlik hizmetini yerine getirmesi ile yükümlüdür.
2012 Küresel Barış Endeksi'ne göre, Rusya dünyanın altıncı en az huzurlu ülkesi olup bu konumu büyük ölçüde ülkenin savunma bütçesinin boyutuna ve Kuzey Kafkasya'da devam eden çatışmalara bağlanmıştır. Rusya tarihsel olarak endeksin kurulduğu 2007 yılından beri düşük sırada yer almıştır.
Rusya ordusu 2015 yılının Ağustos ayında ilk kez kutuplarda askeri tatbikat başlatmıştır.
İdari bölümler
Rusya Federasyonu 85 adet federal bölüme (Rusça: субъект, subyekt) ayrılmaktadır.Bu federal birimlerin hepsi eşit bir biçimde iki delege ile Federasyon Konseyinde temsil edilirler.Federal bölümler sahip oldukları özerklik bakımından farklılık gösterirler.
- 46 oblast (iller); seçilmiş bir yönetici ile yönetilir ve yerel yasama organları bulunmaktadır.
- 21 cumhuriyet: otonom bölge kabul edilirler, kendi anayasası, parlamentosu ve başkanı bulunmaktadır. Her cumhuriyet için Rusça'nın yanı sıra bölgesel dil ya da diller de cumhuriyetin resmi dili/dilleri olarak tesis edilebilir.Örneğin Dağıstan'da Rusça dışında 13,Karaçay-Çerkesya'da 4,Kabardey-Balkarya'da 2 resmi dil vardır.
- 9 kray (bölgeler): esasında oblastlara benzemektedir. Bu bölgeler tarihsel olarak oluşmuşlardır, ilk olarak sınır bölgelerde oluşturulan kraylar, daha sonra otonom oblast ve otonom okrugların yönetim merkezi halinde de oluşturulmuştur..
- 4 özerk okrug (özerk bölgeler): ilk olarak etnik azınlıklar için kraylar ve oblastlar içerisinde kurulmuşlardır, fakat 1990'da statüleri yükseltilerek, idari bölge statülerine alınmışlardır.
- 1 özerk oblast (Yahudi Özerk Oblastı): esasen oblast kabul edilen bölge 1990 yılında şu anki bağımsız oblast statüsüne yükseltilmiştir. İlk olarak bir kray'a bağlı olarak kurulan oblast,şimdi bağımsız bir özerk oblast (bölge) olarak doğrudan Rusya Federasyonu devlet yapısı içinde yer almıştır.
- 3 federal şehir: (Moskova, Sankt-Peterburg ve Sivastopol), ayrı bir idari bölüm olan büyük kentlerdir.
Federal bölümler, her biri Devlet Başkanı'nın atadığı yöneticiler tarafından yönetilen dokuz federal bölge (Rusça: федеральный округ, federalnıy okrug) halinde gruplandırılmıştır.[110]Federal bölümlerin aksine federal bölgeler devlet yönetiminin alt bölümü olmayıp doğrudan federal yönetime bağlıdır. Federal bölgelerin yöneticileri, federal bölümler ile federal hükümet arasındaki irtibatı sağlamaktan ve federal bölümlerin federal yasalara uygun hareket etmesinden sorumludur.
Coğrafya
Rusya, 17,075,400 km²'lik yüzölçümü ile dünyanın en geniş ülkesidir.[10] Rusya'da 23 UNESCO Dünya Mirası, 40 UNESCO biyosfer rezervi, 41 Millî park ve 101 doğa rezervi bulunmaktadır. Rusya, 41° ve 82° K enlemleri ile 19° D ve 169° B boylamları arasında yer almaktadır.
Rusya'da kereste, petrol, doğal gaz, kömür, cevher ve diğer mineral kaynakları dahil olmak üzere geniş doğal kaynak rezervi bulunmaktadır.
Topografya
Rusya'da jeodezik bir hat boyunca yaklaşık 8.000 km dışında iki geniş ayrı noktalar bulunmaktadır. Bu noktalar: Polonya sınırındaki Vistül Lagünü'nü Gdańsk Körfezi'nden ayıran 60 km uzunluğundaki Vistül Burnu ile ve en uzak güneydoğusunda ise Kuril Adaları'dır. Boylamdanayrılmış uzak noktalar jeodezik bir hat boyunca 6.600 km dışında bulunmaktadır. Bu noktalar: batıda yine Vistül Burnu olup doğuda ise Büyük Diomede Adası'dır. Rusya Federasyonu 9 zaman dilimine ayrılmaktadır.
Rusya, ağırlıklı olarak güneyde bozkır ve kuzeyinde yoğun ormanlık ovalar ile kuzey kıyısı boyunca uzanan tundralardan oluşmaktadır. Rusya dünyadaki ekilebilir arazinin %10'una sahiptir.Dağ aralıkları güney sınırları boyunca bulunmakta olup, Kafkasya (5642 m ile Rusya ve Avrupa'nın yüksek noktası olan Elbruz Dağı'nıda içeren) ve Altay (4506 m ile Rus Uzak Doğusu dışında Sibirya'nın en yüksek noktası olan Beluça Dağı'nıda içeren); ve doğu taraflarında Verhoyansk Sıradağları ve Kamçatka Yarımadası'ndaki yanardağlar (4750 m ile Avrasya'nın en yüksek aktif yanardağının yanı sıra Asya Rusyası'nın en yüksek noktası olan Klyuçevskaya Sopka'yıda içeren) bulunmaktadır. Ural Dağları, maden kaynakları açısından zengin olup, Avrupa ile Asya'nın kuzey-güney aralığını oluşturur.
Rusya, Arktik ve Pasifik Okyanusu, Baltık Denizi, Azak Denizi, Karadeniz ve Hazar Denizi boyunca 37.000 km'nin uzunluğunda bir sahil şeridine sahiptir.[7] Barents Denizi, Beyazdeniz, Kara Denizi, Laptev Denizi, Doğu Sibirya Denizi, Çukçi Denizi, Bering Denizi, Ohotsk Denizive Japon Denizi Arktik ve Pasifik yoluyla Rusya'ya bağlıdır. Rusya'nın başlıca ada ve takımadaları Novaya Zemlya, Franz Josef Toprakları, Severnaya Zemlya, Yeni Sibirya Adaları, Vrangel Adası, Kuril Adaları ve Sahalin Adası'dır. Diomede Adaları (biri Rusya, diğeri ise ABD tarafından kontrol edilmektedir) arasındaki mesafe sadece 3 km olup Kunaşir Adası ise Japonya'nın Hokkaido Adası'ndan yaklaşık 20 km uzaklıktadır.
İklim
Ülkenin büyüklüğü ve denizden uzak birçok bölge sonucunda tundra ve uç güneydoğu bölgeleri dışında, nemli karasal iklim ülkenin her yerinde hakimdir. Güneydeki dağlar, Hint Okyanusu'ndan gelen sıcak hava kütlelerinin girişini engellemekte olup ülkenin batı ve kuzey bölgeleri Arktik ve Atlantik'in etkilerine açıktır.
Kuzey Avrupa Rusyası ve Sibirya'nın çoğunluğu yarı arktik iklime sahiptir. Kuzeydoğu Sibirya'nın iç bölgelerde çok şiddetli kışlar olup (çoğunlukla Saha Cumhuriyeti'nde olup Kuzey Soğuk Kutbu arasında −71.2 °C gibi rekor düşük sıcaklıklar olmaktadır), diğer bölgelerde ise daha ılımandır. Arktik Okyanusu kıyılarında ve Rus Arktik Adaları'nda ise kutup iklimi hakimdir.
Karadeniz'in Krasnodar Krayı'nın sahil kesimi, özellikle Soçi, ılık ve yağışlı kışları ile ılıman dönencealtı iklimine sahiptir. Kış, Doğu Sibirya ve Uzak Doğu'nun birçok bölgelerinde yaz ile karşılaştırıldığında kuru olup ülkenin diğer bölgelerinde mevsim boyunca daha eşit yağışlıdır. Ülkenin çoğu yerinde kış mevsiminde yağışlar genellikle kar şeklinde olmaktadır. Aşağı Volga ve Hazar Denizi kıyısındaki bölge, Güney Sibirya'nın bazı bölgelerinde olduğu gibi yarı kurak iklime sahiptir.
Ülke toprakları boyunca neredeyse sadece iki ayrı mevsim olan kış ve yaz vardır. İlkbahar ve sonbahar ayları çok kısa sürmektedir ve yaz ve kış ayları arasındaki sıcaklık farkı oldukça yüksektir. En soğuk ay Ocak (sahil şeridinde ise Şubat) olup en sıcak ay ise genellikle Temmuz ayıdır. Sıcaklık ortalamalarındaki büyük farklar doğaldır. Kışın sıcaklıklar güneyden kuzeye ve batıdan doğuya gidildiğinde soğumaktadır. Yazlar ise Sibirya'da bile oldukça sıcak olabilmektedir. İç kesimler ise en kurak alanlardır.
Biyoçeşitlilik
Kuzeyden güneye Rusya Ovası olarak da bilinen Doğu Avrupa Ovası, Arktik tundralar, iğne yapraklı ormanlar (tayga), yaprak döken ormanlar, otlaklar (step) ve yarı-çöller (Hazar Denizi saçakları) ile kaplanmış olup iklim değişiklikleri bitki örtüsününde değişiklikler yaşanabilmektedir. Sibirya'da da benzer bir durum söz konusudur, ancak daha çok tayga bulunmaktadır. Rusya dünyanın en büyük orman rezervlerine sahip olup, "Avrupa'nın akciğeri" olarak bilinir ve karbondioksit emme miktarı Amazon ormanları'ndan sonra ikincidir.
Rusya'da 266 memeli ve 780 kuş türü bulunmaktadır. 1997 itibarıyla Rusya Federasyonu Kırmızı Veri Kitabı'na toplam 415 hayvan türü dahil edilmiştir ve şu anda korunmaktadırlar.
Ekonomi
Rusya özellikle petrol ve doğal gaz gibi muazzam doğal kaynaklara sahip bir piyasa ekonomisine sahiptir. Rusya GSYİH (nominal) bakımından dünyanın 9. ve satınalma gücü paritesi bakımından ise dünyanın 6. büyük ekonomisidir. 21. yüzyılın başından bu yana, yüksek iç tüketim ve daha fazla siyasi istikrar Rusya'da ekonomik büyümeyi desteklemektedir. Reel kişi başına düşen GSYİH (SAGP) (mevcut uluslararası $), 2010'da 19,840 olmuştur. Büyüme öncelikle petrol veya mineral çıkarma ve ihracatı yerine iç piyasa için mal ve hizmet dışı ticareti ile sağlandı.Rusya'da ortalama aylık nominal maaş 2000 yılında 80$ kadar iken, 2013 başlarında 640$ olmuştur. 2010 yılı itibarı ile Rusya'da halkın yaklaşık %12.7'si ulusal yoksulluk sınırının altında yaşamakta olup ile 1998 yılında Sovyet sonrası çöküşün en kötü noktada olduğu %40'tan önemli ölçüde aşağı çekilmiştir.Rusya'da 1999 yılında %12.4 olan işsizlik 2007'de %6'ya düştü.2000'de sadece 8 milyon olan orta sınıf 2013'te 108 milyona yükselmiştir.
Rusya'nın ihracatının %80'nden fazlasını petrol, doğal gaz, metaller ve keresteler oluşturmaktadır.2003 yılından bu yana, iç pazarın önemli ölçüde güçlenmesiyle doğal kaynakların ihracatının ekonomik önemi azalmaktadır. Petrol ihracatından elde edilen kazanç 1999'da 12 milyar $ olan yabancı rezervi, 1 Ağustos 2008'de 597.3 milyara çıkarak Rusya'yı dünyanın üçüncü büyük döviz rezervi haline getirdi.
Tarım
Rusya'da ekili arazinin toplam alanı 2005 yılında 1,237,294 km² olarak tahmin edilmiş olup, dünya dördüncüsüdür. 1999-2009 yılları arasında, Rusya'da tarım istikrarlı bir büyüme göstermiştir ve ülke bir tahıl ithalatçısından, AB ve ABD'den sonra üçüncü büyük tahıl ihracatçısı haline geldi.1999'da 6,813,000 ton olan et üretimi 2008'de 9,331,000 tona yükselmiş olup büyümeye devam etmektedir.
Tarımın restorasyonu, hükümetin kredi politikası ile desteklenmiş olup, bireysel çiftçilere ve daha önce hala tarım arazilerinde önemli bir paya sahip Sovyet kolhozları olup özelleştirilen büyük çiftliklere yardım sağlanmıştır.Büyük çiftliklerde tahıl ve çiftçilik ürünleri üretimi üzerine yoğunlaşırken, küçük özel ev arsalarında ülkenin en verimli patates, sebze ve meyveleriüretilmektedir.
Atlantik, Arktik ve Pasifik okyanuslarındaki Rus balıkçılık filolarının erişimi dünyanın balık tedariğine önemli bir katkıda bulunmaktadır. 2005 yılında toplam 3.191.068 ton balık yakalanmıştır.Son yıllarda balık ve deniz ürünleri ihracat ve ithalatı önemli ölçüde büyümüş olup 2008 yılından bu yana 2415 milyon $ ve 2036 milyon $ gelire ulaşmıştır.
Enerji
Son yıllarda, medyada Rusya sık sık bir enerji süpergücü olarak tarif edilmiştir. Rusya dünyanın en büyük doğalgaz rezervlerine,sekizinci büyük petrol rezervlerine ve ikinci büyük kömür rezervlerine sahiptir. Aynı zamanda dünyanın önde gelen doğal gaz ihracatçısı ve ikinci büyük doğal gaz üreticisi olup, aynı zamanda en büyük petrol ihracatçısı ve üreticisidir.
Rusya, dünyanın üçüncü büyük elektrik üreticisi ve beşinci büyük yenilenebilir enerji üreticisi olup, ülkede son derece gelişmiş bir hidroelektrik üretimi bulunmaktadır. Büyük şelalelerdeki hidroelektrik santralleri Avrupa Rusyası'nda Volga gibi büyük nehirler boyunca inşa edilir. Ayrıca Rusya'nın Asya bölümüde çok sayıda büyük hidroelektrik santrali bulunmaktadır, ancak Sibirya ve Rus Uzak Doğusu dev hidroelektrik potansiyeli bakımından büyük ölçüde atıl kalmaktadır.
Rusya, sivil nükleer enerjiyi geliştiren ve dünyanın ilk nükleer enerji santralini inşa eden ülkedir. Günümüzde Rusya dünyanın dördüncü büyük nükleer enerji üreticisi olup, tüm Rusya'da nükleer enerji Rosatom tarafından yönetilmektedir. Bu sektör hızla gelişmekte olup, mevcut nükleer enerjinin toplam payını %16,9'dan 2020 yılında %23'e çıkarılması hedeflenmektedir. Rus hükümeti, yeni nesil nükleer enerji teknolojisine adanmış bir federal program için 127 milyar ruble tahsis etmeyi planlamaktadır.
Ulaşım
Rusya'da demiryolu ulaşımı çoğunlukla devlet denetimindeki Rusya Demiryolları'nın tekelindedir. Şirket hesapları Rusya'nın GSYH'sinin %3.6'sını, toplam yük trafiğinin %39'unu (boru hatları dahil) ve yolcu trafiğinin %42'den fazlasını oluşturmaktadır.Ortak kullanılan demiryolu raylarının toplam uzunluğu 85,500 km'yi aşmaktadır ve ABD'den sonra ikinci sıradadır. 44,000 km'den fazla hat elektrifikasyonlu olup bu dünyanın en büyük rakamıdır ve fazladan ek olarak endüstriyel olmayan 30,000 km ortak taşıyıcı hat bulunmaktadır. Rusya'da demiryolları dünyanın çoğunun aksine 1520 mm geniş hat kullanmakta olup istisna olarak Sahalin Adası'nda 957 km 1067 mm dekovil hat kullanmaktadır. Rusya'nın en bilinen demiryolu Trans-Sibirya Demiryolu (Transsib) olup, 7 zaman dilimini kapsamakta ve dünyanın en uzun sürekli hizmeti vermekte olup, Moskova-Vladivostok (9,259 km), Moskova-Pyongyang (10,267 km) ve Kiev-Vladivostok (11,085 km) arasında çalışmaktadır.
2006 yılı itibarıyla Rusya'da 933,000 km yol olup, bunlardan 755,000 km'si asfalt ile kaplıdır. Bunlardan bazıları federal karayolu sisteminioluşturmaktadır. Rusya'nın büyük bir yüzölçümüne sahip olması nedeniyle yol yoğunluğu tüm G8 ve BRIC ülkeleri arasında en düşük düzeydedir.
Rusya'da çoğunlukla doğal nehirler ve göllerden oluşan içsular ile birlikte 102.000 km suyolu bulunmaktadır. Ülkenin Avrupa bölümünde büyük nehirlerin havzaları kanal ağı ile bağlanır. Rusya'nın başkenti Moskova, Baltık, Beyaz, Hazar, Azak Denizi ve Karadeniz'e olan su yolu bağlantıları nedeniyle bazen "beş denizin limanı" diye çağrıştırılmaktadır.
Rusya'nın ana deniz limanları Azov'da Rostov-na-Donu, Karadeniz'de Novorossiysk ve Soçi, Hazar'da Astrahan ve Mahaçkale, Baltık'ta Kaliningrad ve Sankt-Peterburg, Beyazdeniz'de Arhangelsk, Barents Denizi'nde Murmansk, Pasifik Okyanusu'nda Petropavlovsk-Kamçatski ve Vladivostok'tur. Rusya, 2008 yılı itibarıyla 1448 deniz ticaret gemisine sahiptir. Dünyanın tek nükleer buzkıran filosu Rusya'nın Arktik kıta sahanlığındaki ekonomik keşifler ile Avrupa ve Doğu Asya arasında Kuzey Denizi Rotası boyunca deniz ticaretinin gelişimini sağlamaktadır.
Rusya'da 1216 havalimanı olup,en işlek olanları Moskova'da Şeremetyevo, Domodedovo ve Vnukovo, Sankt Petersburg'da ise Pulkovo'dur. Rusya'da pistlerin toplam uzunluğu 600.000 km'yi aşmaktadır. Genellikle, Rusya'nın büyükşehirlerinde gelişmiş toplu taşıma sistemleri olup, en yaygın kullanılan araçlar troleybüs ve tramvay'dır. Moskova, Sankt Petersburg, Nijniy Novgorod, Novosibirsk, Samara, Yekaterinburg ve Kazan olmak üzere yedi şehirde yeraltı metrosu olup, Volgograd'da ise metrotramvay bulunmaktadır. Rusya'da metroların toplam uzunluğu 465.4 km'dir. 1935 yılında açılan Moskova metrosu ve 1955 yılında açılan Sankt Petersburg metrosu Rusya'daki en eski metrolardır. Bu iki metro, dünyanın en hızlı ve en işlek metro sistemleri arasında yer almaktadır ve istasyonları Rus metro ve demiryolları için yaygın bir gelenek olan zengin dekorasyonlar ve eşsiz tasarımları ile ünlüdür.
Demografi
2002 sayımına göre Rusya nüfusunun %79,8'ini federasyonun esas unsuru olan Ruslar oluşturmaktadır. Rus nüfusunun dışında çok sayıda etnik grup da mevcuttur. Rusya sınırları içerisinde 160 farklı etnik grubu olduğu tahmin edilmektedir. Rusya nüfusu her ne kadar diğer ülkelerle karşılaştırıldığında yüksek olsa da; km²'ye düşen insan sayısı, ülkenin kapladığı alan sebebiyle çok azdır. Rusya nüfusunun ağırlıklı olarak yaşadığı bölge, coğrafi olarak Avrupa toprakları olarak kabul edilen Ural Dağlarının batısında ve Kuzeybatı Sibirya'da yaşamaktadır. Ülke nüfusunun %73'ü şehirlerde yaşarken, %27'si kırsal alanlarda yaşamaktadır.Rusya nüfus bakımından dünyanın en kalabalık sekizinci ülkesi konumundadır.
Ülke nüfusu, Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra düşüşe geçmiş olsa da, 2010 sayımına göre 141.927.297 'dır. 1991 yılında Rusya nüfusu tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 148.689.000'a ulaşmıştı, fakat 90'lar boyunca süren göçmenlik, ölüm oranın çok hızlı yükselmesi sebepleri ile ülke nüfusu 20 yıllık sürede azalmıştır.
Ülkede 2009 yılında, son 15 yıl içinde ilk kez 10.500 kişilik bir nüfus artışı sağlanmıştır. Söz konusu artış, 279.906 kişinin Rusya'ya göçmesi ile oluşmuştur ki bu sayının %93 Eski Sovyet ülkelerinden olmuştur. Rus halkının göçü ise 2000 yılında 359.000 iken 2009 yılıdna 32.000 inmiştir. Şu anda 116 milyon Rus ülke sınırlarında yaşarken, ülke dışında, özellikle eski sovyet ülkelerinde 20 milyon civarında rus yaşadığı tahmin edilmektedir.
Rusya'da doğum oranı, Avrupa ülkelerinin ortalamalarında yüksektir. Rusya doğum oranı 2008'de her bin kişide 12.4 doğum olurken, Avrupa Birliği ortalaması ise her bin kişide 9.90'dur. Ölüm oranı ise Avrupa Birliği ile kıyaslandığında çok yüksek kalmaktadır. Avrupa Birliği ortalama ölüm oranı binde 10,28 iken, Rusya'da 2009 rakamlarına göre ölüm oranı binde 14,2'ye ulaşmıştır. Hükümet bu durumu engellemek için 2007 yılında, aylık çocuk yardımını ikiye çıkararak 55 Dolar yapmış, tek seferlik ödemeyi ise ikinci çocuktan sonra çocuk başına 9.200 Dolara yükseltmiştir. Bu uygulamalar sonrası Rusya, şu anda Sovyetler sonrası en yüksek doğum oranına ulaşmıştır.
Etnik gruplar
60 farklı etnik grubun yaşadığı Rusya Federasyonu'nda başlıca etnik gruplar şunlardır; 115,9 milyon Rus, 6,1 milyon Tatar, 2,9 milyon Ukrayna, 1 milyon 360 bin Çeçen, 1 milyon 130 bin Ermeni, 444 bin Yakut, 300 bin Karaçay ve Balkar, 843 bin Mordvin, 808 bin Beyaz Rus,622 bin Azeri, 515 bin Oset, 172 bin Moldovalı, 96 bin Ahıska Türkü, 637 bin Udmurt, 604 bin Çirmişler, 233 bin Komi, 125 bin Komi-Permyak, 93 bin Karelyalı, 445 bin Buryat, 174 bin Kalmık, 41,3 bin Nenets, 35,5 bin Evenk, 16 bin Çukçe, 29 bin Hantı, 11,4 bin Mansi, 230 bin Yahudi, 597 bin Alman, 1 milyon 637 bin Çuvaş, 1 milyon 637 bin Başkurt, 422 bin Kumuk, 314 bin Tuva[158], 90 bin Nogay, 76 bin Hakas, 67 bin Altay,7 bin Dolgan gibi toplulukları vardır. Kafkas halkları sayıları da şöyledir: 814 bin Avar, 580 bin Kabardey, 510 bin Dargi, 413 bin İnguş, 411,5 bin Lezgi, 198 bin Gürcü, 156,5 bin Lak, 131,8 bin Tabasaran, 140,5 bin Adige, 38 bin Abaza vb (Ethnic groups in Russia,Wikipedia). Dünyada en fazla,182 etnik grubun yaşadığı ülkedir (Dünya Ansiklopedisi; ayrıca Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Dmitriy Medvedev'in açıklaması)
Rossiyane (Россияне), milliyetine (etnik) bakılmaksızın Rusya vatandaşları için kullanılan bir kelimedir. Çoğu dilde bu kelime genellikle Rus olarak tercüme edilir.
Dil
Rusya'da 160 etnik grup tarafından 100'den fazla dil ve lehçe konuşulmaktadır.2002 nüfus sayımına göre Rusça 142,6 milyon kişi tarafından konuşulmaktadır. İkinci en çok konuşulan dil 5,3 milyonla Tatarca ve üçüncü en çok konuşulan dil 1,8 milyonla Ukraynaca'dır.Rusça ülkenin tek resmi dilidir, ancak cumhuriyetler veya diğer özerk bölgelerde Rusça ile birlikte diğer dil veya diller de resmidir.
Rusça geniş dağılıma rağmen Rusya genelinde homojendir. Coğrafi olarak Avrasya'nın en yaygın dilidir ve en çok konuşulan Slav dilidir.Rusça, Hint-Avrupa dil ailesi'nin Slav dilleri koluna aittir ve Beyaz Rusyaça ve Ukraynaca (bazen de Rusince) ile birlikte en önemli üç Doğu Slav dilinden biridir. Eski Doğu Slavcası'na ilişkin yazılı örnekler 10. yüzyıldan tasdiklenmiştir. Günümüzde, dünyadaki bilimsel yayınların dörtte birinden fazlası Rusça yayımlanmaktadır. 20. yüzyılda politik açıdan önemli bir dil olan Rusça, Birleşmiş Milletler'in altı resmi dilinden biridir. Rusça, 33 harflik Kiril alfabesi ile yazılır
Yerleşim
141 milyonluk Rusya nüfusunun %73'ünü kentlerde yaşayanlar, %27'sini ise kırsal kesimde yaşayanlar oluşturmaktadır. Günümüzde Rusya, Moskova (alfa) ve Sankt-Peterburg(gamma) olmak üzere iki dünya şehrine sahiptir.
Rosstat (2014-15) |
|||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Sıra | Şehir ismi | Federal Yapı | Nüfus | Sıra | Şehir ismi | Federal Yapı | Nüfus | ||
Moskova
|
1 | Moskova | Moskova | 12,100,000 | 11 | Ufa | Başkurdistan | 1,090,000 | Novosibirsk
|
2 | Sankt Peterburg | Sankt Peterburg | 5,190,000 | 12 | Krasnoyarsk | Krasnoyarsk Krayı | 1,050,000 | ||
3 | Novosibirsk | Novosibirsk Oblastı | 1,560,000 | 13 | Perm | Perm Krai | 1,030,000 | ||
4 | Yekaterinburg | Sverdlovsk Oblastı | 1,420,000 | 14 | Voronej | Voronej Oblastı | 1,000,496 | ||
5 | Nijniy Novgorod | Nijniy Novgorod Oblastı | 1,250,000 | 15 | Volgograd | Volgograd Oblastı | 1,000,000 | ||
6 | Kazan, Tataristan | Tataristan | 1,200,000 | 16 | Saratov | Saratov Oblastı | 840,000 | ||
7 | Çelyabinsk | Çelyabinsk Oblastı | 1,180,000 | 17 | Krasnodar | Krasnodar Krayı | 800,000 | ||
8 | Samara | Samara Oblastı | 1,170,000 | 18 | Tolyatti | Samara Oblastı | 710,000 | ||
9 | Omsk | Omsk Oblast | 1,170,000 | 19 | İjevsk | Udmurtya | 640,000 | ||
10 | Rostov-na-Donu | Rostov Oblastı | 1,100,000 | 20 | Ulyanovsk | Ulyanovsk Oblastı | 615,000 |
Din
Hristiyanlık, İslam, Budizm ve Yahudilik Rusya'nın geleneksel dinleri olup tümü Rusya'nın tarihsel mirasının bir parçasıdır. Rus Ortodoks Kilisesi devrimden önce Rusya'nın devlet dini olup ülkenin en büyük dini kurumudur. Rusya'da bir araştırma merkezinin yaptığı kamuoyu araştırmaları göre katılımcıların %63'ü kendisini Ortodoks olarak tanımlarken, %6'sı kendini Müslüman ve %1'i ise kendini Budist, Katolik, Protestan ve Yahudi olarak tanımlamıştır. %12'si ise herhangi bir dine inanmamasına karşın Tanrı'ya inandıklarını ve %16'sı ise kendisini dinsiz olarak tanımlamıştır. Paskalya, Rusya'da en popüler dini bayram olup çok sayıda dine inanmayanlar ve Hıristiyan olmayanlar da dahil olmak üzere tüm Rus vatandaşlarının %90'ından fazlası tarafından kutlanmaktadır. Bir kaynağa göre, Rus nüfusunun dörtte üçünden fazlası paskalyayı geleneksel paskalya kekleri, boyalı yumurta ve pasha yaparak kutlamaktadır. Kiev Knezliği'nin 10. yüzyılda Hıristiyanlaştırılmasından bu yana Ortodoksluk ülkedeki egemen dini olup yaklaşık 100 milyon vatandaşların kendilerini Rus Ortodoks Hıristiyanı olarak tanımlamaktadır. Kayıtlı kiliselerin %95'i Rus Ortodoks Kilisesi'nin himayesinde olmakla birlikte bazı küçük Ortodoks Kiliseleri'de bulunmaktadır. Ancak Ortodoks inancına mensup kişilerin büyük bir bölümü düzenli olarak kiliseye gitmemektedirler. Ayrıca Katolikler, Ermeni Gregoryan ve çeşitli Protestan kiliseleri gibi küçük Hıristiyan mezhepleri de mevcuttur.
Rusya'daki Müslümanların sayısı yaklaşık 20 milyondur. Rusya'daki Hac Misyonu tarafından ise 2015 yılında 12 bin kişinin hacca gitmek için başvurduğunu açıklamıştır.Rusya'da Eski SSCB devletlerinden yaklaşık 3 ila 4 milyon geçici Müslüman göçmenler vardır. Müslüman nüfusun çoğu Kuzey Kafkasya ve İdil-Ural bölgelerinin yanı sıra Moskova, Sankt Petersburg ve Batı Sibirya'da yaşamaktadır. Rusya aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı'nda gözlemci üye statüsündedir.
Budizm geleneksel olarak Rusya Federasyonu'nun üç bölgesinde yaygındır: Buryatya, Tuva ve Kalmıkya. Bazı Sibirya sakinleri ve Uzak Doğu bölgelerinde, özellikle Saha Cumhuriyeti ve Çukotka'da, büyük dinlerle birlikte practice Şamanist, Panteist, ve Pagan ayinleride uygulanmaktadır. Dinlere mensup olma çoğunlukla etnik gruplara göre bölünmektedir. Örneğin Slavların ezici çoğunluğu Ortodoks Hıristiyan, Türkler çoğunlukla Müslüman ve Moğollar ise genel olarak Budisttir.Yahudilik ise Yahudi Özerk Oblastı'nda yaygındır.
Çeşitli raporlara göre nüfusun %16-48 arasının dinsiz olduğunu ortaya koymaktadır.
Eğitim
Rusya, anayasal olarak tüm vatandaşlara parasız eğitim sunmaktadır. Ancak sübvansiyonlu yükseköğretime giriş son derece rekabetçidir. Eğitimde bilim ve teknolojiye verilen büyük önem sonucunda, genellikle tıp, matematik, bilim ve uzay araştırmaları yüksek bir düzeydedir.
1990 yılından bu yana okul eğitimi 11 yıldır. Devlete ait ortaöğretim okullarında eğitim parasızdır. Üniversite düzeyinde eğitim ise bazı istisnalar dışında ücretsizdir.
2004 yılında eğitim bütçesi GSYİH'nın %3.6 veya konsolide devlet bütçesinin %13'ü olarak gerçekleşmiştir. Hükümet, her devlet kurumu için kurulmuş bir kota veya öğrenci sayısı içindeki öğrenim ücretini ödemek için fon ayırır. Yükseköğretim kurumlarında, öğrencilere küçük bir burs ödenir ve ücretsiz barınma sağlanır.
En eski ve en büyük Rus üniversiteleri, Moskova Devlet Üniversitesi ve Sankt-Peterburg Devlet Üniversitesi'dir. 2000'li yıllarda, Rusya'nın bölgelerde yüksek öğrenim ve karşılaştırılabilir ölçekte araştırma kurumları yaratmak amacıyla, hükümet çoğunlukla mevcut büyük bölgesel üniversiteler ve araştırma enstitüleri birleştirilmesi ve özel fon sağlayarak federal üniversiteler kurma programını başlattı. Bu yeni kurumlar Güney Federal Üniversitesi, Sibirya Federal Üniversitesi, Kazan Volga Federal Üniversitesi, Kuzey-Doğu Federal Üniversitesi ve Uzak Doğu Federal Üniversitesi'dir.
Sağlık
Rusya Anayasası'nda ücretsiz evrensel sağlık hizmetleri tüm ülke vatandaşları için güvence altına alınmıştır. Ancak ücretsiz sağlık hizmeti, uygulamada zorunlu kayıt nedeniyle bazen sınırlı olabilmektedir.Rusya'da kişi başına neredeyse dünyanın diğer tüm ülkelerinden daha fazla doktor, hastane ve sağlık çalışanları bulunmakta iken,Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana Rus nüfusun sağlık, sosyal, ekonomik ve yaşam tarzı değişiklikleri sonucunda önemli ölçüde azalmış olup ortalama yaşam beklentisi 2006-09 arasındaki erkeklerde 1.4 yıl ve kadınlarda 2.4 yıl artış olması ile eğilim son yıllarda tersine dönmüştür.
2009 yılı itibarıyla, Rusya'da beklenen yaşam süresi erkeklerde 62.77 yıl ve kadınlarda 74.67 yıldır. Erkeklerdeki düşük yaşam beklentisinin nispeten en büyük nedeni çalışma çağındaki erkeklerde yüksek ölüm oranıdır. Ölümlerin çoğunluğu alkol zehirlenmesi, sigara, trafik kazaları ve şiddet suçu gibi önlenebilir nedenlerden meydana gelmektedir. Beklenen yaşam süresindeki büyük bir cinsiyet farkı ve II. Dünya Savaşı'nda verilen büyük kayıpların kalıcı etkisi sonucunda cinsiyet dengesizliği günümüzdede devam etmektedir ve her kadın için 0,859 erkek düşmektedir.
Kültür
Mimarlık
Kiev Knezliği'nin Hıristiyanlaşması'ndan bu yana birkaç yıl Rus mimarisi ağırlıklı olarak Bizans mimarisi'nden etkilenmiştir. Sur duvarlarından bir bölümü (kremlinler), eski Kiev Knezliği'ndeki taş binalar, Ortodoks kiliselerin kubbeleri genellikle altın kaplamalı veya parlak boyalıdır.
15. yüzyılın sonlarında Aristoteles Fioravanti ve diğer İtalyan mimarlar Rönesans trendlerini Rusya'ya getirdi. O dönemde Aziz Vasil Katedrali'nin doruğu gibi 16. yüzyılın eşsiz çadır çatılı kiliseleri gelişmiştir. Ayrıca o zamanlarda soğan kubbe tasarımı tam geliştirildi. 17. yüzyılda, "ateşli tarzı" süsleme Moskova ve Yaroslavl'da gelişti ve yavaş yavaş 1690'larda Narışkin Baroku'nun önünü açtı. Daha sonra I. Petro reformları ile Rusya'da mimari tarzlardaki değişiklikler genellikle Batı Avrupa'yı izledi.
Rokoko mimarisinin 18. yüzyıl tadı Bartolomeo Rastrelli ve takipçilerinin süslü eserlerler yapmasını sağladı. II. Katerina ve torunu I. Aleksandrzamanında Neoklasik mimari özellikle başkent Sankt-Peterburg'da gelişmiştir. 19. yüzyılın ikinci yarısında Neo-Bizans ve Rus Canlanma stilleri hakim oldu. 20. yüzyılın yaygın stilleri Art Nouveau, Konstrüktivist ve Stalinist mimaridir.
1955 yılında, yeni Sovyet lideri Nikita Kruşçev, eski akademik mimarinin "aşırılıklarını" kınadı ve geç Sovyet döneminde mimaride işlevselcilikhakim oldu. Konut sorunu çözmek için çok eski parlak stillerin aksine büyük miktarda mimarisi düşük kalitede olan binalar inşa edildi. Son iki yıl içinde durum düzeldi. Sovyet zamanında yıkılan birçok tapınak yeniden inşa edildi ve bu sürece II. Dünya Savaşı'nda tahrip olan çeşitli tarihi binaların restorasyonu ile birlikte devam edildi. Toplam 23.000 Ortodoks kilisesi 1991-2010 yılları arasında yeniden inşa edilerek Rusya'daki etkin kiliselerin sayısı dört katına çıkarılmıştır.
Görsel sanatlar
Erken Dönem Rus ressamlığını Bizans'tan miras ikonalar ve canlı freskler temsil etmekteydi. Moskova iktidara yükselirken, Feofan Grek, Dionisi ve Andrey Rublev dönemin Rus sanatının önemli isimleri oldu.
Rusya Sanatlar Akademisi 1757 yılında kuruldu ve Rus sanatçılara uluslararası bir rol ve statü verdi. İvan Argunov, Dmitri Levitski, Vladimir Borovikovski ve diğer 18. yüzyıl akademisyenleri çoğunlukla portre ressamlığına odaklanmıştır. 19. yüzyılın başlarında, neoklasisizm ve romantizmgelişmiş olup mitolojik ve dinsel tema, özellikle Karl Briullov ve Aleksandr İvanov gibi birçok ünlü ressam tarafından ilham alınmıştır.
19. yüzyılın ortalarında ise bir grup sanatçı akademik kısıtlamalardan kurtulmak için Geziciler akımını başlattı. Bu dönemde daha çok geniş nehirler, manzaralar, ormanlar ve huş açıklıklarının yanı sıra güçlü tarz sahneleri ve kendi çağındakilerinin sağlam portrelerinde Rus kimliğini yakalayan gerçekçi ressamlar vardı. Bazı sanatçılar Rus tarihinin dramatik anlarının tasvirine odaklanmış olup, bazıları ise sosyal eleştiriyedönmüştür. Yoksul ve karikatür uzmanlığı koşullarını gösteren eleştirel realizm II. Aleksandr egemenliği sırasında gelişti. En önemli realistler İvan Şişkin, Arhip Kuinci, İvan Kramskoy, Vasili Polenov, Isaak Levitan, Vasili Surikov, Viktor Vasnetsov, İlya Repin ve Boris Kustodiyev'dir.
20. yüzyılda sembolist ressamlığın yükselişi, Mihail Vrubel, Kuzma Petrov-Vodkin ve Nikolay Roerich tarafından temsil edilmiştir.
Rus avangardı, yaklaşık 1890 yılından 1930'a kadar Rusya'da etkili büyük bir modernist sanat dalgası olarak gelişti. Bu terim birçok ayrı türü kapsamakla birlikte neo-primitivizm, süprematizm, konstrüktivizm, rayonizm, ve Rus Fütürizmi gibi ayrılmazla ilgili sanat hareketleri aynı dönemde ortaya çıkmıştı. Bu dönemde göze çarpan sanatçılar El Lissitzky, Kazimir Maleviç, Vasili Kandinski ve Marc Chagall'dır. 1930'lardan bu yana avangarttaki devrimci fikirler sosyalist gerçekçiliğin yeni ortaya çıkan muhafazakar yönü ile çatıştı.
Sovyetler zamanında Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında ve sonrasında oldukça vatansever ve antifaşist sanat eserleri yapıldı. Çoklu savaş anıtları, ülke genelinde büyük bir ciddiyet ile inşa edilmiştir. Vera Muhina, Yevgeni Vuçetiç ve Ernst Neizvestni gibi önemli heykeltıraş sanatçıları sosyalist gerçekçilik ile sanatçılar genellikle yeniliği bir arada kullanmışlardır.
Müzik ve dans
19. yüzyılda Rusya'da müzik, klasik besteci Mihail Glinka, Rus ulusal kimliğini benimseyen ve kendi bestelerine dini ve halk unsurları ekleyen Rus Beşleri'nin diğer üyeleri ile müzikal muhafazakar besteciler olan Anton ve Nikolay Rubinstein'nin önderliğinde Rus Müzikal Topluluğu arasındaki gerginlik olarak tanımlanmaktaydı. Pyotr İlyiç Çaykovski'nin geleneği, Romantik dönemin en büyük bestecilerinden biri olan Sergey Rahmaninovtarafından 20. yüzyılda devam edildi. 20. yüzyılın dünyaca ünlü bestecileri arasında Aleksandr Skryabin, İgor Stravinski, Sergey Prokofiyev, Dmitri Şostakoviç ve Alfred Schnittke de bulunmaktadır.
Rusya'da konservatuvarlarda ünlü solistler ortaya çıkmıştır. En iyi bilinen viyolonselistler David Oystrah ve Gidon Kremer; çellist Mstislav Rostropoviç; piyanistler Vladimir Horowitz, Svyatoslav Riçter ve Emil Gilels; ve vokalistler Fyodor Şalyapin, Galina Vişnevskaya, Anna Netrebko ve Dmitri Hvorostovski'dir.
20. yüzyılın başlarında, Rus bale dansçıları Anna Pavlova ve Vatslav Nijinski ün kazandı ve menajer Sergey Dyagilev ve Ballets Russes grubu yurtdışına seyahat ederek dünya çapında dansın gelişimini etkilemiştir. Sovyet balesi, 19. yüzyılın mükemmelleşmiş geleneklerini korumuş ve Sovyetler Birliği'nin koreografi okullarında Maya Plisetskaya, Rudolf Nureyev ve Mihail Barışnikov gibi birçok dünyaca ünlü yıldızlar yetiştirdi. Moskova'daki Bolşoy Balesi ve Sankt Petersburg'daki Mariinski Balesi dünya çapında ünlüdür.
Modern Rus rock müziği hem Batı Rock ve heavy metal müziğinden etkilenmiştir, hem de Vladimir Vısotski ve Bulat Okucava gibi Sovyet döneminin Rus bard geleneğinide içermektedir. Rus pop müziği, Sovyet zamanında bilinen adıyla estrada oldukça bilinen bir endüstri haline gelmiştir ve Alla Pugaçeva, t.A.T.u, Nu Virgos, Vitas ve Dima Bilan gibi bazı sanatçılar uluslararası alanda da tanınmıştır.
Edebiyat ve felsefe
18. yüzyılda Rus Aydınlanma Dönemi'nde, Rus edebiyatının gelişimi Mihail Lomonosov ve Denis Fonvizin'in eserlerini arttırmış ve erken 19. yüzyılda modern bir yerli gelenek tüm zamanların en büyük yazarlarından bazılarını ortaya çıkarmıştır. Rus Şairliği Altın Çağı olarak da bilinen bu dönem, modern Rus edebiyat dilinin kurucusu kabul edilir ve sık sık "Rus Shakespeare"'si olarak tarif edilen Aleksandr Puşkin ile başlar.19. yüzyıl, Mihail Lermontov ve Nikolay Nekrasov'un şiirleri, Aleksandr Ostrovski ve Anton Çehov'un dramaları ve Nikolay Gogol ve İvan Turgenyev'in ve nesirleri ile devam etmiştir. Özellikle Lev Tolstoy ve Fyodor Dostoyevski gibi birçok önemli edebiyat eleştirmenleri tüm zamanların en büyük romancılarından bir olarak nitelendirildiler.
1880'lerde büyük romancılar çağı sona ererken, kısa öykü ve şiirler baskın türler oldu. Birkaç on yılda Rus Şairliği'nin Gümüş Çağı olarak bilinen bu çağda daha önce baskın yazınsal realizm yerini sembolizme bırakmıştır. Bu dönemin önde gelen yazarları Valeri Bryusov, Vyaçeslav İvanov, Aleksandr Blok, Nikolay Gumilev ve Anna Ahmatova gibi şairler ve Leonid Andreyev, İvan Bunin, ve Maksim Gorki gibi romancılardır.
Rus felsefesi 19. yüzyılda canlanmış olup, başlangıçta Batıcı muhalefet tarafından tanımlanan Batılı siyasi ve ekonomik modelleri ve Slavofillerisavunan, eşsiz medeniyet olarak Rusya'nın gelişmesinde ısrar eden bir tanım olarak çıkmıştır. Nikolay Danilevski ve Konstantin Leontiyev, avrasyacılığın kurucularıdır. Rus felsefesinin daha da gelişmesiyle sürekli derin edebiyat bağlantı ve yaratıcılık ve toplum, siyaset ve milliyetçilik ilgisi damgasını vurdu; Rus kozmizmi ve dini felsefe gibi diğer büyük alanlar vardı. 19. ve 20. yüzyılın önemli filozofları Vladimir Solovyev, Sergey Bulgakov ve Vladimir Vernadski'dir.
1917 Rus Devrimi'ni takiben İvan Bunin, Vladimir Nabokov ve Nikolay Berdyayev gibi birçok ünlü yazar ve felsefeci ülkeyi terk ederken, yeni nesil yetenekli yazarlar birlikte yeni Sovyet devleti için farklı bir uygun işçi sınıfı kültürünü yaratma çabasına katıldı. 1930'larda edebiyat üzerinde sansür sosyalist gerçekçilik politikası doğrultusunda sıkılaştırıldı. 1950'lerin sonlarından bu yana edebiyat kısıtlamaları hafifletildi ve 1970'ler ve 1980'lerde, giderek resmi kurallar göz ardı edildi. Sovyet döneminin önde gelen yazar ve romancıları Yevgeni Zamyatin, İlf ile Petrov, Mihail Bulgakov ve Mihail Şolohov ve şairleri Vladimir Mayakovski, Yevgeni Yevtuşenko ve Andrey Voznesenski'dir.
Sovyetler Birliği, ayrıca Arkadi ve Boris Strugatski, Kir Bulıçov, Aleksandr Belayev ve İvan Yefremov gibi yazarlar tarafından yazılmış önemli bir bilim kurgu yapımcısıydı.Rus bilim kurgu ve fantezi geleneği çok sayıda yazar tarafından günümüzdede devam etmektedir.
Sinema, animasyon ve medya
Rus ve 1917'den sonra Sovyet sineması, Sergey Eisenstein'in Potemkin Zırhlısı gibi dünyaca ünlü filmlere imza atmıştır.Eisenstein, dünyanın ilk film okulu olan Devlet Sinematografi Enstitüsü'nde Sovyet film düzenleme montaj teorisini geliştiren yönetmen ve kuramcı Lev Kuleşov'un öğrencisi idi. Dziga Vertov'un insan gözü gibi olan en gerçekçi film çekimi için kullanılan kamera olan kino-glaz (“sine-göz”) teorisi, belgesel film yapımı ve sinema gerçekçiliği gelişimi üzerinde büyük bir etkisi oldu. Daha sonra sosyalist gerçekçilik politikası yaratıcılığı biraz sınırlasa da bu tarz birçok Sovyet filminin sanatsal açıdan başarılı olduğu Çapayev, Leylekler Uçarken ve Askerin Türküsü gibi filmlerden görülmektedir.
1960'lı ve 1970'li yıllarda Sovyet sinemasının sanatsal stillerinde daha büyük bir çeşitlilik görüldü. Eldar Ryazanov'un ve Leonid Gayday'ın komedileri o dönemlerde son derece popüler olup ve pek çok ifade günümüzde de kullanılmaktadır. 1961-1968 yıllarında Sergey Bondarçuk, Leo Tolstoy'un Savaş ve Barış romanının Sovyetler Birliği'nin şimdiye kadar yapılmış en pahalı filmi olan ve Oscar ödüllü film uyarlamasının yönetmenliğini yaptı. 1969 yılında, Vladimir Motıl'ın ostern türünde çok popüler bir filmi olan ve genel olarak uzaya herhangi bir yolculuk öncesi kozmonotlar tarafından izlenen Beyaz Çöl Güneşi yayınlandı.
Rus animasyonu, Rus İmparatorluğu dönemine kadar uzanmaktaydı. Sovyet döneminde Soyuzmultfilm stüdyosu en büyük animasyon üreticisi oldu. Sovyet animatörler, İvan İvanov-Vano, Fyodor Hitruk ve Aleksandr Tatarski gibi önde gelen yönetmenlerle birçok öncü teknik ve estetik stil çeşitleri geliştirdi. Maşa ve Ayı, sevimli Çeburaşka ve Nu, pogodi!'deki kurt ve tavşan gibi birçok Sovyet ve Rus çizgi kahramanı, Rusya ve çevresindeki birçok ülkede popülerdir.
1980'lerin sonu ve 1990'lar Rus sinema ve animasyonu için kriz dönemi idi. Bu dönemde Rus sinemacılar kendilerini daha özgür ifade etseler de, devlet sübvansiyonlarında önemli ölçüde indirime gidilmesi sonucunda daha az film üretilmiştir. 21. yüzyılın ilk yıllarında ekonomik canlanma ve artan izleyici sayısı bu sektöre refah getirdi. Üretim düzeyi zaten Birleşik Krallık ve Almanya'da daha yüksektir. 2007 yılında Rusya'da toplam gişe geliri 565.000.000$ ile önceki yıla göre %37 artmıştır. 2002 yılında Rus Hazine Sandığı bugüne kadar tek bir seferde çekilen ilk uzun metrajlı filmi oldu. Sovyet animasyon gelenekleri son zamanlarda Melnitsa Animasyon gibi stüdyolar ve Aleksandr Petrov gibi yönetmenler tarafından geliştirilmiştir.
Rusya radyo ve televizyon yayınını başlatan ilk ülkeler arasında yer almıştır. Sovyetler zamanında birkaç kanal varken, son 20 yıl içinde birçok yeni devlet ve özel sermayeli radyo istasyonları ve televizyon kanalları kurulmuştur. 2005 yılında devlet tarafından işletilen İngilizce yayın yapan Russia Today TV yayına başladı ve Arapça versiyonu olan Rusiya Al-Yaum ise 2007 yılında başlatıldı.
Mutfak
Rus mutfağı, özellikle çorba, kümes hayvanları, balık yemekleri ve tuzlu hamur işleri ile bilinmektedir. Lahana çorbası, şçi, borş, blini, Kiev tavuğu, Rus salatası ve Böf Stroganof en bilinen Rus yemekleridir. Votka, Rusya'nın millî içkisidir.
Spor
Rusya, çok sayıda spor türünde başarılı olmuş bir ülkedir. Sovyetler Birliği ve Rusya'nın toplam madalya sayısı bakımından hem Yaz Olimpiyatları ve Kış Olimpiyatları'nda altın madalya sayısına göre tüm ülkeler arasında ikinci sırada yer almaktadır. 1980 Yaz Olimpiyatları Moskova'da gerçekleştirilirken, 2014 Kış Olimpiyatları ise Soçi'de gerçekleştirilmiştir.
Sovyet jimnastikçiler, pist ve alan atletleri, halterciler, güreşçiler, boksçular, eskrimciler, atıcılar, kayaklı koşucular, biatloncular, sürat patenciler ve artistik patinajcıları sürekli dünyanın en iyileri arasındadır. Futbol, basketbol ve voleybol Rusya'nın en popüler spor dallarındandır. Aynı zamanda Rusya 2018 FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapacaktır. Buz hokeyinde Sovyetler Birliği ve Rusya neredeyse tüm olimpiyatlarda ve dünya şampiyonalarında altın madalya kazanmayı başardı. Kontinental Hokey Ligi (KHL) Rusya Süperligi'nin bir halefi olarak 2008 yılında kurulmuştur. KHL, Ulusal Hokey Ligi'ne (NHL) rakip olarak görülmektedir ve 2009 yılı itibarıyla Avrupa'nın en iyi hokey ligi olarak sıralanır. Ayrıca Rus hokeyi olarak da bilinen bandy, bir başka geleneksel popüler buz sporudur.Sovyetler Birliği, 1957-1979 tarihleri arasındaki tüm Bandy Dünya Şampiyonalarını kazanmıştır.
Artistik patinaj, özellikle çift pateni ve buz dansı Rusya'da bir başka popüler spordur. 1964 yılından 2006 yılına kadar her Kış Olimpiyatları'nda bir Sovyet veya Rus çifti altın madalya kazanmıştır. Sovyetlerin son dönemlerinden itibaren tenisin popülaritesi arttı ve Rusya'da dünyanın en çok kazanan bayan tenisçisi Mariya Şarapova gibi bir dizi ünlü tenisçiler ortaya çıkmıştır.Sovyet ve daha sonra Rus atletler her zaman Yaz Olimpiyatları'nda toplanan altın madalya sayısı bakımından ilk üç sırada yer almıştır. Dövüş sanatlarında Rusya, Fyodor Yemelyanenko gibi sambo ve birçok ünlü sporcuları olup Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'de bir judocudur.[211] Satranç Rusya'da çok popüler bir eğlence olup 1927'den beri Rus büyükustalar neredeyse sürekli dünya satranç şampiyonasını kazanmışlardır. Formula 1, Rusya'da giderek daha popüler hale gelmekte olup 2014 yılında 2014 Rusya Grand Prix'i 1914'ten bu yana ilk kez düzenlenmiştir.
Yorumlar
Yorumları Göster Yorumları Gizle